Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/8679 Esas 2014/11026 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/8679
Karar No: 2014/11026
Karar Tarihi: 23.06.2014

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/8679 Esas 2014/11026 Karar Sayılı İlamı

18. Hukuk Dairesi         2014/8679 E.  ,  2014/11026 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Serik 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 29/03/2013
    NUMARASI : 2010/549-2013/294

    Dava dilekçesinde, davacının gerçeğe aykırı şekilde M. ile A.Ş.in hanesine yazıldığının belirtilerek nüfus kaydının düzeltilmesi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının gerçekte ana ve babasının S. ve H.(.) olduğu halde gerçeğe aykırı beyanla nüfusa Meryem ve A. Ş.in çocuğu olarak yazılmış olduğunu, gerçeğe aykırı oluşan bu kaydın düzeltilerek davacının Meryem ve A. Ş."in çocuğu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 33. maddesi uyarınca; bir davada maddi olguları ileri sürmek taraflara, ileri sürülen maddi olguların nitelendirilmesi ise hakime aittir. Davacı vekili bu dava ile davacının babasının S. Ç. annesinin ise H.(Heybe) Ç. olduğu halde, nüfus kaydında Meryem ve A.Ş.in çocukları imiş gibi tescil edildiğini bildirerek davacının bu kişilerin çocuğu olmadığının tespiti ile nüfus kaydındaki anne ve baba adlarının iptalini istemiştir. Görüldüğü gibi davacının davası; nüfus kütüğünde gerçeğe aykırı beyana dayalı oluşturulan anne ve baba kaydının iptali, baştan beri yanlış olan sicilin düzeltilmesi niteliğinde 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu"nun 36. maddesi kapsamına giren nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Nüfus kaydının düzeltilmesi davası ise, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.01.2008 tarih 2008/2-36-47 sayılı içtihadında açıklandığı üzere, resmi sicilin belgelediği olgunun doğru olmadığı, baştan yanlış olarak kütüğe geçirilmesi nedeniyle, mevcut kaydın düzeltilmesi davasıdır. Böyle bir dava sonucunda, kaydının düzeltilmesi istenen kişinin, o tarihe kadar kayıtlı olduğu haneden çıkıp, başka bir haneye tescil edilecek olması da, davayı soybağı davası haline dönüştürmez.
    Yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında davanın nüfus kaydının düzeltilmesi davası olduğu ve hak düşürücü sürenin söz konusu olmadığı, taraf delillerinin toplanıp birlikte değerlendirmesi sonucu işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yerinde olmayan gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla, yukarıda açıklanan nedenler göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi yerinde bulunmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüne, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen Geçici 3. maddesindeki atıf nedeniyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 428. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 23.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.