3. Ceza Dairesi 2020/723 E. , 2020/3688 K.
"İçtihat Metni"
Kasten yaralama suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2, 86/3-c ve 62/1 maddeleri uyarınca (iki kez) 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl süre ile denetime tabi tutulmasına dair Hopa Asliye Ceza Mahkemesinin 22.01.2009 tarihli ve 2008/199 Esas, 2009/15 Karar sayılı kararının 23.02.2009 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 19.09.2009 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mahkum olduğunun ihbar edilmesi üzerine, 5271 sayılı Kanun"un 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanmasına ve 5237 sayılı Kanun"un 86/2, 86/3-c, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince (iki kez) 3.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Hopa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.01.2018 tarihli ve 2017/302 Esas, 2018/40 Karar sayılı kararlarına karşı Adalet Bakanlığının 13.12.2019 tarihli ve 2019/12774 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 24.12.2019 tarihli ve 2019/129530 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre,
1) 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi sebebiyle yeniden ele alınıp hükmün açıklanmasına karar verildiğinde, aynı Kanun"un 231/11. maddesi hükmü uyarınca önceki hükümde değişiklik yapılmadan aynen açıklanması, ancak kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumu değerlendirerek, cezanın yarısına kadar belirlenecek bir kısmının infaz edilmemesi ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine dair cezanın bireyselleştirilmesi hükümlerinin tatbik edilebileceği, bunun dışındaki hususlarda hükmün değiştirilemeyeceği gözetilmeden, denetim süresi içerisinde suç işlediği anlaşılan sanık hakkında hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerektiği gözetilmeden, önceki hükümde sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/2, 86/3-c ve 62/1. maddeleri uyarınca (iki kez) 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği halde, açıklanan hükümde hapis cezasına hükmedilmeyip, anılan Kanun"un 86/2, 86/3-c, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince (iki kez) 3.000,00 Türk lirası adli para cezası ise cezalandırılmasına karar verilmesinde,
2) Sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına konu suç tarihlerinin 25.02.2008, kararın kesinleşme tarihinin 23.02.2009, denetim süresi içerisinde yeniden işlediği suç tarihinin ise 19.09.2009 olduğu, sanığın savunmasının alındığı 10.11.2008 tarihinde son olarak zamanaşımının kesildiği, 5271 sayılı Kanun"un 231/8-son cümlesi gereğince 23.02.2009 ila 19.09.2009 tarihleri arasında dava zamanaşımı süresinin durduğu, buna göre dava zamanaşımının son olarak kesildiği 10.11.2008 tarihinden itibaren, dava zamanaşımı süresinin durduğu 23.02.2009 ila 19.09.2009 tarihleri arasındaki süreler de dikkate alınıp 19.09/.2009 tarihinden itibaren kaldığı yerden işlemeye devam edip, hükmün açıklanmasına dair karar tarihi olan 23.01.2018 tarihine kadar geçen sürede, 5237 sayılı Kanun"un 86/2 ve 86/3-c maddesi kapsamındaki müsnet suça ilişkin 5237 sayılı Kanun"un 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıl olağan dava zaman aşımı süresinin dolduğu gözetilmeden, sanık hakkındaki kamu davasının dava zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle düşme kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hakkındaki hükmün açıklanmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünceler yerinde görüldüğünden; sanık hakkında kasten basit yaralama suçundan Hopa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.01.2018 tarihli ve 2017/302 Esas, 2018/40 Karar sayılı kararlarının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesinin (d) bendi gereğince kanun yararına BOZULMASINA ve gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle sanık hakkında açılan kamu davalarının 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.02.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.