Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/20898 Esas 2017/11531 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20898
Karar No: 2017/11531
Karar Tarihi: 28.09.2017

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/20898 Esas 2017/11531 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/20898 E.  ,  2017/11531 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
    Sair temyiz itirazları yerinde değilse de
    Alacaklı tarafından borçlu şirket aleyhine 21.03.2016 tarihinde başlatılan icra takibine karşı, borçlu ... İnş. Yapı...Tic. ve Ltd. Şti."nin, .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nde hakkında görülmekte olan iflasın ertelenmesi davasında verilen 08.02.2016 tarihli ihtiyati tedbir kararına dayanarak takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır.
    Borçlu şirketin, istemine dayanak yaptığı .... Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2016/ 89 Esas sayılı dosyasında ilgili mahkemece 08.02.2016 tarihli ara kararı ile “İİK’nın 179/b maddesi uyarınca .....tüm takip işlemlerinin yapılmasının ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına’’karar verildiği görülmektedir.
    HMK’nun 26. maddesine göre, “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Hâkimin, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır.” “Taleple bağlılık” olarak da ifade edilen bu ilke uyarınca, hâkimin tarafların talep sonucu ile bağlı olduğu açık olup, somut olay bakımından takibin iptali isteminin, takibin durdurulması talebini de içerdiği gözetilerek talep sonucundan daha azı olan takibin durdurulmasına karar verilmelidir.
    Takip tarihinden önce verilen tedbir kararı içeriği göz önüne alındığında, borçlu aleyhine yeni takip yapılmasını engeller mahiyette bir hüküm ihtiva etmediği, asliye ticaret mahkemesince, borçlu şirket hakkındaki takiplerin durdurulmasına karar verilmiş olması nedeniyle anılan tedbir kararı uyarınca icra takibinin durması gerektiği kuşkusuzdur.
    O halde mahkemece, yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayetin kısmen kabulü ile borçlu şirket hakkındaki takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, talebin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.09.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.