... vekili avukat ... ile ... vekili avukat ... aralarındaki dava hakkında Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 21.3.2013 tarih ve 2012/258 2013/179 sayılı hükmün Dairenin 13.11.2013 tarih ve 2013/21572-28132 sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı avukatınca kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşuldu.


KARAR
Davacı, davalı ile aralarında 18.01.2012 başlangıç ve 31.05.2012 bitiş tarihli profesyonel futbolcu sözleşmesi olduğunu, sözleşme kapsamında kendisine 20.000 TL peşinat ve 11750 TL maç başı ücret olmak üzere toplam 31750,00 TL alacağının ödenmediğini ileri sürerek 31750,00 TL nin vade tarihinden işleyecek en yüksek faiz oranı ile tahsilini istemiştir.
Davalı, davacının alacağının çek ve nakit olarak ödendiğini ve dava tarihinden sonra bizzat davalının imzaladığı 11.06.2012 tarihli ibraname ile ibra edildiklerini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, dava tarihinden sonra düzenlenen ibraname nedeni ile davacının alacağının kalmadığı gerekçesi ile davanın konusuz kalması nedeni ile esasa ilişkin karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hükmün davacı yanca temyiz edilmesi üzerine karar onanmış, davacı bu kez karar düzeltme itirazında bulunmuştur.
Davacı, davalı yanca aralarında düzenlenen profesyonel futbolcu sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili için eldeki davayı açmıştır. Davalı alacağın çek ve nakit olarak ödendiğini ve bu nedenle dava tarihinden sonraki tarihli ibranamenin düzenlendiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece ibranameye dayanılarak hüküm kurulmuş olup Davalı yana nakit olarak ödenen bedel ile ilgili uyuşmazlık bulunmamakla birlikte davacıya verilen toplam 22.000 TL bedelli iki adet çekin tahsil edilip edilmediği hususu açıklığa kavuşturulamamıştır. Davacı, çeklerde yer 2014/10159-19299
alan düzenleme tarihlerinde ay ve gün kısımlarının birbiri yerine yazılması nedeni ile banka tarafından karşılıksız kaşesi vurulmamakla birlikte çek karşılığının ödenmediğini ileri sürdüğüne ve çekin karşılığının ödendiğinin ispat edilememesine göre, mahkemece çeklerin tahsil edilip edilmediğinin araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Kararın bu nedenlerle bozulması gerekirken, zuhulen onandığı bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından, davacının karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin onama kararının kaldırılmasına ve mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle davacının karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 13.11.2013 tarih ve 2013/ 21572 Esas 2013/ 28132 Karar sayılı onama kararının kaldırılmasına ve mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, 16.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.