Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/6612
Karar No: 2019/7116
Karar Tarihi: 12.06.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2018/6612 Esas 2019/7116 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2018/6612 E.  ,  2019/7116 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacılar, mevcut evliliklerinden 18.08.2009 tarihinde gerçekleşen doğum neticesinde ikinci çocuklarına kavuştuklarını, davacılardan ..."ın, hamileliğinin başından itibaren düzenli kontrolleri için davalılara muayene ve takip olduğunu, davalı kadın doğum uzmanı ... isimli doktorunun tavsiyesi ve kararı ile birlikte doğumun, normal doğum yöntemiyle gerçekleştirilmeye çalışıldığını, doğum sırasında hekim kusuru nedeniyle bebeklerinin sağlığını yitirdiğini, aylarca süren bir yaşam mücadelesi veren bebeğin 02.03.2010 tarihinde doğum travmasına bağlı solunum yetmezliğinden hayatını kaybettiğini, ayrıca bebeğin ölümüne kadar sürekli devam eden tedaviler yüzünden maddi olarak da büyük kayıplar yaşadıklarını belirterek; davacılardan ... için 10.000,00 TL maddi tazminat, 100.000,00 TL manevi tazminat, diğer davacı ... içinde 10.000,00 TL maddi tazminat, 100.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 220.000,00 TL"nin, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2015/42692 esas ve 2018/4482 karar sayılı 12.04.2018 tarihli ilamı ile onanmış, bu kez davacılar vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
    Mahkemece, yapılan işlemlerin tıp kurallarına uygun olduğu, davalıların kusurlarının bulunmadığı yönünde görüş bildiren Adli Tıp Kurumu raporu hükme esas alınarak davanın reddine karar verilmiş ise de; dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde Hükme esas alınan Adli Tıp 1. İhtisas Kurulunun 25/09/2013 tarihli ve 3869 sayılı heyet raporunda;" Tıbbi belgelere göre, 17/08/2009 tarihinde 39 haftalık gebeliği olan hastanın sancı şikayeti ile yatırıldığı, collum 4 cm açık, efase %40, poche (+), ÇKS (+), baş geliş olduğu, düzenli takipleri yapıldığı, çıkımda bebeğin ilerlememesi nedeniyle vakum ile doğurtulmaya çalışıldığı, başarılı olunamayınca sezeryana alındığı, 1. dk APGAR skoru 8-9 olan 3550 gr bebek doğurtulduğu dikkate alındığında, doğum takiplerinin sıklığının ve şeklinin uygun olduğu, çıkımda doğum eyleminin uzamasının ön görülemeyen acil bir durum olduğu, bu nedenle vakum uygulanması doğru bir yöntem olduğu, vakumla bebeğin doğurtulamaması üzerine acil sezeryan kararı verilmesi de tıp kurallarına uygun olduğu dikkate alındığında, Op.Dr....’in uygulamalarının tıp kurallarına uygun olduğu cihetle kişinin muayene takip ve tedavisine katılan Dr...."e atfı kabil kusur bulunmadığı,
    Sezeryanla 1. dk APGAR skoru 8-9 olan 3550 gr bebek doğurtulduğu, doğduktan hemen sonra ağlamasına rağmen inlemeye ve hızlı solumaya başladığı, hood ile 02 verildiği, rahatlama gözlenmediği için YYBÜ’ne yatışı yapıldığı, her iki AC’de krepitan raller olup PA AC grafisinde sağ AC de pnömotoraks görüldüğü, takibinde ikteri nedeni ile fototerapi aldığı, takip ve tedavisi sonrası 28/08/2009 tarihli muayenesinde genel durumu iyi, yenidoğan refleksleri mevcut, kalp akciğer fonksiyonları stabil olduğu, annesini emiyor olduğu ve kurulumuzca incelenen 28/08/2009 tarihli akciğer grafisinin incelenmesinde de herhangi bir patoloji tespit edilmediği dikkate alındığında Dr....’nin uygulamalarının tıp kurallarına uygun olduğu olduğu cihetle kişinin muayene takip ve tedavisine katılan Dr. ..."ye atfı kabil kusur bulunmadığı konusunda oy birliği ile görüş bildirdikleri anlaşılmıştır.
    Mevcut dosyada içerisinde bulunan, Fatih C. Başsavcılığının 2010/3909 soruşturma - 2011/3854 karar sayılı, davalılar hakkındaki ceza kovuşturmasına yer olmadığına dair kararına dayanak olan, Adli Tıp 1. İhtisas Kurulunun 02.03.2011 tarihli ve 646 sayılı heyet raporunda "Dr ... ve Dr ..."nin uygulamalarının tıp kuralına uygun olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır
    Mahkemece, bu raporlar esas alınmak suretiyle davalı doktorların kusurlu olmadığı benimsenerek hüküm tesis edilmiştir. Anılan adli tıp raporları incelendiğinde, raporu hazırlayanlar arasında Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı ile Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanının bulunduğu gözlemlenmekte ise de, davaya konu hususta dosya içerisinde mevcut olan rapor ile ceza soruşturma dosyasındaki raporların aynı yerden Adli Tıp 1. İhtisas Kurulundan alındığı anlaşılmıştır. Meydana gelen olayın spesifik bir durum olduğu da dikkate alınarak, mahkemece üniversiteden, davacının itirazları karşılayan, konusunda uzman, akademik kariyere sahip 3 kişilik bilirkişi kurulundan, davalıların gerekli özen ve dikkate gösterip göstermediği, yapılan işlemlerin tıp bilimi açısından yeterliliği tıbbın gerek ve kurallarına göre olayda davalıların sorumluluğunu gerektirecek ihmal ve hata bulunup bulunmadığı hususlarını gösteren, nedenlerini açıklayıcı, taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınmak suretiyle hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi yerine, davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup hükmün bu nedenle bozulması gerekirken, sehven yazılı şekilde onandığı yeniden yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından, davacının karar düzeltme talebinin kabulüne ve Dairemizin 2015/42692 esas ve 2018/4482 karar sayılı 12.04.2018 tarihli onama kararının kaldırılarak, kararın yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının karar düzeltme talebinin kabulüne, Dairemizin 2015/42692 esas ve 2018/4482 karar sayılı 12.04.2018 tarihli Onama kararının kaldırılmasına, kararının yukarıda açıklanan gerekçeyle BOZULMASINA, peşin alınan 27,70 TL harcın istek halinde davacılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi