Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2008/17312 Esas 2010/2103 Karar Sayılı İlamı

.......

Dava, maluliyet aylığı talebinin reddine ilişkin Kurum işleminin iptaline karar verilmesi talebine ilişkindir.
Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı, malulluk aylığı talebinde bulunmuş olup, davalı Kurum tarafından çalışma gücünün 2/3"ünü kaybetmediği gerekçesi ile talebi reddedilmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, dosyada mevcut daha önce alınan sağlık kurulu raporları ile ....... raporu esas alınarak davacının beden çalışma gücünün 2/3"ünü kaybettiği kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalı Kurum tarafından davacının taleplerine verilen cevaplarda ve davaya karşı davalı Kurumun cevap dilekçesinde; davacının, işe maluliyet ile girdiği ve ......çalışma gücünün 2/3"ünü kaybetmediği gerekçesi ile, talebinin reddedildiği belirtilmiştir.
Kimlerin malül sayılacağı 506 sayılı Yasanın 53. maddesinde sayılmış olup, kurumun cevaplarıda dikkate alınarak, ilk defa, sigortalı olarak çalışmaya başladığı 29.11.1961 tarihinde malül sayılmayı gerektirecek derecede hastalık ve arızasının bulunup bulunmadığı, daha sonra oluşmuş ise, malül sayıldığı tarihin belirlenmesi açısından, 506 sayılı Yasanın 109. maddesinde öngörülen prosedür doğrultusunda kurum tarafından .....alınan rapor ile, mahkemece alınan ....... raporu arasında açık çelişki bulunduğundan, üst düzeydeki bu kuruluşlar arasındaki görüş farklılığının tıp fakültelerinin konuya ilişkin anabilim dalı uzmanlarından oluşturulan kurullardan rapor alınmak suretiyle giderilerek, maluliyetin başlangıç tarihi de belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ve yanılgılı değerlendireme ile hüküm kurulmuş olması, usule ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

...