7. Ceza Dairesi 2014/388 E. , 2015/16114 K.
"İçtihat Metni"Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık ve Banka Zimmeti
HÜKÜM : Sanık ..."ın beraatine, diğer sanıkların hükümlülüklerine
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
İddianamedeki anlatıma göre, 5271 sayılı CMK 260/1.maddesi gereğince katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan ...nun hükmü temyize hakkı bulunduğu gözetilerek yapılan incelemede;
I- Katılan ... ve ... vekillerinin beraat eden sanık ...için vaki temyizlerine yönelik yapılan incelemede;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II-Katılan ... ve ... vekillerinin sanık ... yönünden kurulan hükme yönelik temyizlerinin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 52. maddesinin 1.fıkrası “Adli para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan paranın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir.” şeklindeki adli para cezasının tanımı yapıldıktan sonra aynı maddenin 3. fıkrasında “Kararda, adli para cezasının belirlenmesinde esas alınan tam gün sayısı ile bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ayrı ayrı gösterilir.” ve aynı Kanunun 61. maddesinin 8. fıkrasında ise “Adli para cezası hesaplanırken, bu madde hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik artırma ve indirimler, gün üzerinden yapılır. Adli para cezası, belirlenen sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması suretiyle bulunur.” hükümleri ile yasa koyucu adli para cezasının mutlaka gün üzerinden tayin edilmesi gerektiğini belirtmektedir. 5237 sayılı TCK"nın 158.
maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) ve (j) bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde öncelikle suçtan elde edilen haksız menfaat miktarının belli olup olmadığına bakılacaktır. Eğer suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli değil ise, 5 ila 5.000 tam gün arasında TCK"nın 61. maddesi hükmü göz önünde bulundurularak takdir edilen gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezası belirlenecektir. Eğer olayda olduğu gibi, suçtan elde edilen haksız menfaat miktarı belli ise; o takdirde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari bu miktara yükseltilerek , belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde uygulama ile hüküm kurulması,
III- Sanık ... ile Katılan ... ve ... vekillerinin sanık Meksel için kurulan hükme yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanığın aşamalarda atılı suçlamaları kabul etmeyerek hesaplarında çok sayıda işlem yapılması nedeniyle kendi hesabından çektiğini zannederek parayı aldığını savunması ve savunmasının diğer sanık Halil"in savunmaları ile de doğrulanması karşısında dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde , sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 160. maddesinde düzenlenen kaybolmuş ya da hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı olup, katılan ... ve ... vekilleri ile sanık Meksel"in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasa"nın 8/1.maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27.05.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.