4. Hukuk Dairesi 2020/1044 E. , 2020/3780 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalılar ...Oto Kiralama Pet. Ür. Eml. Tem. Yem. Tur. Paz. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti. ve ... aleyhine 16/09/2014 gününde verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 23/11/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar ve davalılar tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalıların tüm, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince:Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir.Davacılar vekili, müvekkillerinin desteğinin (murisinin) otomobili ile seyir halindeyken davalılardan ...’nin sürücüsü, diğer davalı ... Oto Kiralama Pet. Ür. Eml. Tem. Yem. Tur. Paz. İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti."nin ise işleteni olduğu aracın çarpması sonucu gerçekleşen trafik kazasında vefat ettiğini, davalı sürücünün asli kusurlu olduğu ve mahkumiyetine karar verildiğini belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. 6098 sayılı TBK’nın 56. maddesi hükmüne göre hâkimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Somut olayda; davacıların ölene yakınlıkları, davalı sürücünün meydana gelen olayda tam kusurlu oluşu ve yukarıdaki ilkeler göz önüne alındığında davacılar lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) no’lu bentte gösterilen nedenlerle davacılar yararına BOZULMASINA, davalıların tüm davacıların diğer temyiz itirazlarının (1) no’lu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davacılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/11/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.