Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19729
Karar No: 2017/11497
Karar Tarihi: 27.09.2017

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/19729 Esas 2017/11497 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2016/19729 E.  ,  2017/11497 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 31,40 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27/09/2017 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
    Alacaklı şirket, borçlu hakkında 30.06.2012 keşide tarihli 25.000 TL’lik çeke ve 06.04.2011 tarihli bayilik sözleşmesine dayanarak 26.06.2015 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip başlattığı, çekte borçlunun keşideci, alacaklının lehtar konumunda olduğu, 06.04.2011 tarihli bayilik sözleşmesinin taraflarının, takip tarafları ile aynı bulunduğu, borçlunun ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 günlük yasal sürede 16.07.2015 tarihinde diğer itirazlarının yanında takibe konu çekin teminat çeki olup bedelsiz olduğu ve bu konuda menfi tespit davası açtığını beyan ederek icra mahkemesinde takibin ve ödeme emrinin iptali talebinde bulunduğu görülmektedir.
    Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesinin 25.06.2015 tarih ve 2013/335 E., 2015/423 K. sayılı kararının incelenmesinde takip borçlusunun, takip alacaklısı aleyhinde 31.05.2013 ve 13.12.2012 tarihlerinde menfi tespit davası açtığı, birleşen davanın konusunun 30.06.2012 tarih 25.000 bedelli çek nedeniyle borçlu olunmadığına ilişkin olduğu, mahkemece bayilik sözleşmesi gereğince verilen çeklerin, sözleşmenin feshi nedeniyle alacaklının uğradığı zararın daha fazla olması dolayısı ile karşılıksız kalmadığı için davanın reddine karar verildiği, kararın temyiz edildiği, henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır.
    Alacaklı cevap dilekçesinde teminat amaçlı çek alınmadığını iddia etmiş ise de, menfi tespit davası karar gerekçesi, takip talebinde çek ile birlikte bayilik sözleşmesine dayanılması, alacaklının 31.12.2012 tarihinde borçluya açtığı borçlunun süresinden önce bayilik sözleşmesini fesih etmesi nedeniyle zararın önceden verilen çeklerden tahsil edileceğine ilişkin noter ihtarı ve 22.01.2015 tarihli duruşmada, alacaklı vekilinin menfi tespit davasının reddi ile takip konusu çek nedeniyle borçlunun borçlu olduğunun belgelendiği şeklindeki ifadesinden çekin bayilik sözleşmesi ile birlikte verildiği çekişmesiz olup, bayilik sözleşmesinin her iki tarafa borç yükleyen sözleşme olması nedeniyle sözleşme gereğince verilen çeklerden dolayı borçlunun borcunun olup olmadığı, çeklerin bedelsiz kalıp kalmadığı yargılamayı gerektirmektedir. Menfi tespit davası sonucunda verilen red kararı kesinleşince maddi anlamda kesin hüküm teşkil eder.
    Borçlunun takibe konu çekle ilgili olarak açtığı menfi tespit davası sonucunda verilen ret kararı temyiz aşamasında olduğu ve henüz kesinleşmediği için icra takibine bir etkisi bulunmamaktadır.
    İİK’nun 72/4 fıkrası davanın reddi halinde ihtiyati tedbir kararının kalkacağını, hükmün kesinleşmesi halinde alacaklının ihtiyati tedbir dolayısı ile alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alacağını hükme bağlamıştır. Şikayete konu icra takibinde bu dava nedeniyle verilen ihtiyati tedbir olmadığı için bu maddenin uygulanması da söz konusu değildir. Alacaklı, menfi tespit isteminin reddi kararının kesinleşmesi halinde kesinleşen bu kararın, alacaklının açacağı alacak davasında kesin delil olarak mahkemece dikkate alınır.
    O halde takibe konu çekin bayilik sözleşmesi gereğince verildiği çekişmesiz olup, alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden borca itirazın kabulü yerine kesinleşmeyen menfi tespit isteminin reddi kararı gerekçe yapılarak istemin reddi isabetsiz olup hükmün bu gerekçe ile bozulması kanısında olduğum için, kararın onanması yönündeki Dairemizin sayın çoğunluğunun görüşüne katılamıyorum.27/09/2017





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi