4. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/11200 Karar No: 2013/10072 Karar Tarihi: 28.05.2013
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2012/11200 Esas 2013/10072 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat isteğiyle açılmıştır. Davalı, ceza mahkemesinde kesinleşen kararla 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılmış ve yasal kısıtlılık altına girmiştir. Bu nedenle davalının yasal kısıtlısı olduğu araştırılmalı ve gerekirse bir vasi tayin edilmelidir. Kanunlar açısından, vekaletin, vekilin veya müvekkilin ehliyetinin ortadan kalkması ile son bulduğu, borçlar kanununun 35 ve 397. maddelerinde belirtilmiştir. Ayrıca, Medeni Kanun'un 471. maddesine göre, özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkumiyet halinde vesayet hapis halinin sona ermesine kadar devam edeceğinden, 407 ve 462. maddeleri kapsamındaki işlemlerin tamamlanması gerekmektedir. Eğer vekaletname ibraz edilmezse, mahkeme ilamı vasiye kanuni süre içinde mahkeme hükmünü ayrıca temyiz edebileceğini, bu süre içinde temyiz hakkını kullanmadığı takdirde yetkisiz vekil tarafından yapılmış olan temyize icazet etmiyorsa bunu açıkça bildirmesi gerektiği belirtilmiştir.
4. Hukuk Dairesi 2012/11200 E. , 2013/10072 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... kendisine asaleten, ..."e velayeten vd. vekili Avukat ... tarafından, davalı ... vd. aleyhine 05/12/2005 gününde verilen dilekçe ile yine aynı davalılar aleyhine 14/01/2009 gününde verilen birleşen dava dilekçesi ile trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın kabulüne dair verilen 15/03/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Davalı ... ... tazminat davası sona ermeden önce ceza mahkemesinin kesinleşen kararı ile 3 yıl 4 ay hapis cezasına mahkum olmakla yasal kısıtlılık altına girmiştir. Borçlar Kanununun 35 ve 397. maddeleri hükümlerine göre aksi sözleşmeden veya işin niteliğinden anlaşılmadıkça vekalet gerek vekilin gerekse müvekkilin ehliyetinin ortadan kalkması ile son bulur. Böylece Avukat ..."in ceza kararının kesinleşmesinden itibaren davalı yasal kısıtlıyı temsil yetkisi kalmamıştır. Bu nedenle davalı yasal kısıtlıya Türk Medeni Kanunu’nun 407. maddesi uyarınca bir vasi tayin edilip edilmediği araştırılmalıdır. MK"nın 471. maddesine göre özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkumiyet halinde vesayet hapis halinin sona ermesine kadar devam edeceğinden, MK"nın 407 ve 462. maddeleri kapsamındaki işlemlerin tamamlanıp tamamlanmadığı araştırılıp, tamamlanmadığı takdirde tamamlanması istenmeli ve buna göre temyiz eden Avukat ..."in vasiden alacağı vekaletnameyi ibraz etmesi ve temyiz dilekçesindeki imza eksikliğini gidermesi istenmelidir. Vekaletname ibraz edilmezse mahkeme ilamı vasiye kanuni süre içinde mahkeme hükmünü ayrıca temyiz edebileceği, bu süre içinde temyiz hakkını kullanmadığı takdirde yetkisiz vekil tarafından yapılmış olan temyize icazet etmiyorsa bunu açıkça bildirmesi gerektiği hususlarını ihtiva eden bir tebligatla tebliğ etmeli ve sonucuna göre işlem yaptırmalıdır. SONUÇ: Dosyanın gösterilen nedenle geri çevrilmesine 28/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.