MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av... ile davalı vek. Av. ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında müvekkilinin inşa ettiği otelin bir kısım demirbaş ve tefriş malzemelerinin finansal kiralama yoluyla temini için muhtelif finansal kiralama sözleşmeleri imzalandığını, sözleşmelere konu borcun taksitlerinin 2016 yılına kadar devam etmesine rağmen müvekkilinin borçlarının tamamen ve defaten ödemek üzere harekete geçtiğini, bu nedenle reel ve güncel borcun tespiti için müteaddit şifahi taleplerde bulunan müvekkiline ödemenin tamamının yapılması halinde borcun tamamlanacağının bildirildiğini, bu uzlaşmaz tavrın devam etmesi üzerine müvekkilinin sözleşmelere konu borcunu 02.12.2012 tarihinde 3.798,000 TL olarak davalıya nakden ve defaten ödeyerek sözleşmeleri sona erdirdiğini, müvekkilinin malların tamir bedeli olarak da 3,40 TL"yi ihtirazi kayıtla ödediğini belirterek müvekkilinden gelecek dönem faizi olarak fazladan tahsil olunan 850,661 TL"nin ödeme tarihi olan 02.02.2012 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kira bedellerinin tamamını kendi rızası ile nakden ve defaten ödeyen davacının ödediği miktarın 850.661 TL"sini geri talep etmesinin hukuken mümkün olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporlarına göre, gerek sözleşmenin gerekse yasal düzenlemelerin kiracıya erken ödeme ile sözleşmeyi süresinden önce ödeme hakkı tanımadığı ancak davalının tüm faizin ödenmesi koşuluyla bunu kabul ettiği, davacının da ödeme yaparken fazla ödediği faizleri geri talep etme konusunda herhangi bir kayıt koymadığı, bu konuda haklarını saklı tutmadığı, bu itibarla davacının sonradan böyle bir talepte bulunamayacağı, davacının müllkiyetin devri öncesi yaptığı sembolik ödemeler sırasında 3,40 TL yönünden koyduğu çekincenin sadece o ödeme yönünden bir anlam ifade edeceği, daha önce gerçekleşen ana ödeme bakımından hukuki bir etkisinin olamayacağı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.100 TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 08.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.