17. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/1039 Karar No: 2020/141 Karar Tarihi: 28.01.2020
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/1039 Esas 2020/141 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı şirkete ait sigortalı aracın tren çarpması sonucu yolcu olarak seyahat eden davacının %21 oranında sürekli iş gücü kaybı oluştu. Sigorta şirketi tarafından yapılan 51.072,39 TL ödeme, davacının maddi kayıplarını tam olarak karşılamamaktadır. Bunun üzerine davacı, davalıdan belirsiz alacak olarak 1.000 TL maddi tazminat talep etmiştir. Mahkeme, deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar vermiş ve davalıya poliçe limitleriyle sınırlı olmak üzere bakiye 58.399,55 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte ödenmesine hükmetmiştir. Ancak, davalının sigorta şirketi söz konusu kazadan 13.02.2014 tarihinde haberdar edilmiş olmasına rağmen ödeme yapmadığından temerrüde düştüğü kabul edilerek, takdir edilen tazminatın tamamına bu tarihten itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 2918 sayılı Karayolu Trafik Kanunu'nun 98/1 ve 99/1. maddeleri ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları'nın B.2. maddesi uyarınca sigortacının rizikonun kendisine ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içerisinde tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunduğu,
17. Hukuk Dairesi 2019/1039 E. , 2020/141 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacının yolcu olduğu davalı ... şirketine trafik sigortalı araca 04.03.2013 tarihinde tren çarpması neticesinde ağır şekilde yaralandığını, Akşehir Devlet Hastanesinden alınan rapora göre kaza nedeniyle %21 oranında sürekli iş gücü kaybı oluştuğunu, davalı ... şirketine başvurarak maddi tazminat talebinde bulunduklarını, sigorta şirketince kendilerine 51.072,39 TL ödeme yapıldığını, ancak bu ödemenin davacının maddi kayıplarını karşılamadığını beyanla, belirsiz alacak olarak 1.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile poliçe limitleriyle sınırlı olmak üzere bakiye 58.399,55 TL tazminatın olay tarihi olan 04.03.2013 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece hükmedilen maddi tazminata kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiştir. Somut olayda; davalı ... kazaya neden olan aracın trafik sigortacısıdır. 2918 sayılı KTK.nun 98/1, 99/1. maddeleri ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartları`nın B.2. maddesi uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Somut uyuşmazlıkta, davalı ... tazminat talebinin tamamı yönünden dava açılmadan önce ödeme tarihi olan 13.02.2014 tarihinde temerrüde düşürüldüğü kabul edilerek takdir edilen tazminatın tamamına bu tarihten itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru değil bozma nedeni ise de, bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK"nin geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HMUK"nin 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 1 numaralı bendine yer alan "olay tarihi olan 04.03.2013 tarihinden" ibaresi çıkarılarak yerine "13.02.2014 tarihinden" ibaresinin eklenmesine ve hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 28.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.