Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/5510
Karar No: 2014/6351
Karar Tarihi: 07.04.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/5510 Esas 2014/6351 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2014/5510 E.  ,  2014/6351 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Kilis 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 11/07/2012
    NUMARASI : 2010/876-2012/686

    G.. E.. ile Hazine, K.. B.. ve H.. K.. B.. Y.. aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Kilis 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 11.07.2012 gün ve 876/686 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılar Hazine vekili ve davalı K.. B.. vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, TMK"nun 713/2. maddesinde düzenlenen tapu kütüğünden maliklerin kim olduğunun anlaşılamaması hukuki nedenine dayanarak 302 ada parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuş, davalı Belediye vekili, Belediyenin taraf sıfatının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece; TMK"nun 713/2. maddesinde yazılı bulunan zilyetlikle kazanma koşullarının davacı yararına oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, dava konusu 302 ada nolu parselin tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hüküm, davalı Hazine vekili ve davalı Belediye vekili tarafından dilekçelerinde yazılı nedenlerle temyiz edilmiştir.
    Kural olarak, tapulu bir taşınmazın veya tapuda kayıtlı bir payın kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün değildir. Ancak, kanunun açıkça izin verdiği ve düzenlediği ayrık durumlarda tapulu bir yerin veya tapuda kayıtlı bir payın koşulları oluştuğu takdirde kazandırıcı zamanaşımı ve zilyetlik yoluyla edinilmesi mümkün olabilir. Kanunun açıkça izin verdiği hallerden biri de TMK"nın 713/2. maddesindeki düzenlemelerdir. Anılan maddede, "aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılmayan veya hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir.
    Kanunun açık hükmü dikkate alındığında tapu sicilinden malikin kim olduğunun anlaşılamaması hali; taşınmaz malın sahibinin kim olduğunun bilinmesine yarayacak, kimliğini ortaya koyacak gerekli bilgi ve belgelerin tapu sicilinden (kütüğünden) çıkarılmasının imkansız olmasıdır. (Yargıtay HGK"nun 10.04.1991 tarih 1991/8-51 Esas, 194 Karar ve 15.04.2011 tarih 2011/8-111 Esas, 2011/180 Karar sayılı ilamları). Genel olarak, gerekli dikkati gösteren herkesin kayıtlarda malikin kim olduğunu anlayamayacağı hallerde tapu sicilinde yazılı olan malikin bilinmediğinin kabulü gerekir. Ayrıca "tapu kütüğünde malik sütununun boş bırakılması, silinmesi ve yeniden yazılmaması, soyut ve nam-ı mevhum adına (mevcut olmayan hayali kişi) yazılması, hiç yaşamamış ve kaydının herhangi bir yerde bulunmamış olması, malik adının müphem, yetersiz ve soyut gösterilmiş olması gibi durumlarda malikin kim olduğunun anlaşılamadığı kabul edilir. Başka bir anlatımla, tapu kütüğünden kim olduğu anlaşılamayan malik, tanınmayan, hatırlanmayan, adresi tespit edilemeyen, kendilerine tebligat yapılamayan, mirasçıları belirlenemeyen, uzun yıllar önce ölmüş ya da taşınmış bir şahıs değildir.
    Somut olayda; dava konusu 302 ada parsel sayılı taşınmazın maliki H.. oğlu 1932 doğumlu H.."dur. Her ne kadar dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro tutanağı ve eklerinin geri çevirme yazısına rağmen yerel mahkemece bulunamadığı bildirilmişse de; takyidatlı tapu kaydına göre mal sahipleri sicilinde tapu maliki H.."nun baba adının H.., doğum tarihinin ise 1932 olduğu belirtilmiştir. Şu halde, dava yoluyla adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescili istenen kişi Kanunun aradığı anlamda bilinen kişidir.
    Kayıt malikinin mirasçılarının belirlenememesi, kimliğine ait bilgilerin elde edilememesi, adresinin saptanamaması gibi hususlar o kişinin tapu kütüğünden maliki bilinmeyen kişi olarak nitelendirilmesini gerektirmez. Bununla kanun koyucu tarafından tapu kütüğünün incelenmesinden anlaşılamayan, kim olduğu belirlenemeyen hayali kişiler amaçlanmıştır. Saptanan somut ve hukuki olgular ile yerleşmiş içtihatlar karşısında davanın maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan sebebine dayanılarak açıldığı ve tapu kaydının iptali istenen kayıt malikinin bilinen kişi olduğu, ayrıca böyle bir davada Hazine"nin yanında husumetin Belediyeye de yöneltilmiş olmasının doğru olmadığı anlaşılmakla Mahkemece davalı Kilis Belediyesi yönünden davanın husumetten reddine, davalı Hazine yönünden ise yukarıda açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekirken; maddi olgu, dosyadaki deliller ve konuyla ilgili yerleşmiş içtihatlar gözardı edilerek yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
    Davalı Hazine vekilinin ve davalı Belediye vekilinin, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerindedir. Kabulüyle usul ve kanuna aykırı görülen yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi uyarınca uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"un 440/1 maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 21,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 07.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi