18. Ceza Dairesi 2015/44327 E. , 2017/15732 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanıkların temyiz dilekçelerinde haklarında kurulan mahkumiyet hükümlerini temyiz ettikleri ve tehdit suçundan verilen beraat kararını temyiz etmedikleri anlaşılmakla, temyiz kapsamının sanıklar hakkında hakaret ve görevi yaptırmamak için direnme suçlarından kurulan hükümlere yönelik olduğu kabul edilerek, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 21.02.2013 tarihli duruşmada sanık ..."ya adli sicil kaydı okunup sanığın da adli sicil kaydını kabul etmiş olması karşısında, tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektiren sabıkalılık halini önceden bildiği anlaşılan ve bu konuda kendisine yeterince savunma imkanı tanınan sanığa CMK"nın 226. maddesi uyarınca ayrıca ek savunma verilmesine gerek olmadığından ve dosya kapsamında müştekilerin ve tanıkların aşamalardaki anlatımları, olay tutanağı, CD inceleme tutanağı birlikte değerlendirildiğinde Mahkemenin kabul ve yeterli gerekçe ile uygulamasının yerinde olduğu anlaşılmakla tebliğnamedeki bozma isteyen düşüncelere katılınmayarak yapılan incelemede;
Sanıklara yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanıkların görevi yaptırmamak için direnme eylemlerini, birden fazla görevliye karşı bir suç işleme kararı kapsamında tek bir fiil ile gerçekleştirmeleri karşısında, TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemiş ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."nın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu husus, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası “hükümlerden TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin kısmın çıkartılması” suretiyle tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27/12/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.