Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/17915
Karar No: 2013/2183
Karar Tarihi: 07.02.2013

Hırsızlık - Konut Dokunulmazlığını Bozma - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2012/17915 Esas 2013/2183 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Konya 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıkların konut dokunulmazlığını bozma suçu işlediği tespit edildi. Ancak uzlaşmanın usulüne uygun olmayan şekilde yapıldığı ve sanıkların kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyecekleri hususunda oluşacak kanaate göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması gerektiği belirtildi. Ayrıca, sanıkların üzerlerine atılı suçu birlikte işledikleri tespit edildiği için TCK'nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması gerektiği ifade edildi. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise şunlardır: 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253 ve 254. maddeleri, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 119/1-c, 51, 62, 53/1-c ve 191/2 maddeleri, 5560 sayılı Kanun'un 24. maddesi.
2. Ceza Dairesi         2012/17915 E.  ,  2013/2183 K.

    "İçtihat Metni"


    Tebliğname No : 6 - 2010/17970
    MAHKEMESİ : Konya 4. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 21/04/2009
    NUMARASI : 2009/252 (E) ve 2009/469 (K)
    SUÇ : Hırsızlık, Konut Dokunulmazlığını Bozma


    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
    I- Uzlaşmaya ilişkin işlemlerin ne şekilde yapılacağı ve hangi suçların uzlaşma kapsamında bulunduğu 5271 sayılı CMK.nun 253. maddesinde düzenlenmiştir. 5271 sayılı CMK.nun 253. maddesinde,19.12.2006 tarihinde 5560 sayılı yasanın 24. maddesi ile yapılan değişiklik sonrasında, uzlaşma teklifinin Cumhuriyet savcısının talimatı üzerine kolluk görevlileri tarafından da yapılabileceği belirtilmiştir. Somut olayda ise dosyada, Cumhuriyet Savcısının, uzlaşma işlemlerinin yerine getirilmesi hususunda kolluk görevlilerine verilen herhangi bir talimatı bulunmamaktadır.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle, sanıklara atılı konut dokunulmazlığını bozma suçu 19.12.2006 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5560 sayılı Yasa’nın 24. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 253. maddesinin 1. fıkrası (b) bendi uyarınca; soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olup olmadığına bakılmaksızın uzlaşma kapsamına alınan suçlardan olması, katılanın kolluktaki uzlaşmak istemediğine dair ifadesinin geçerli olmaması ve sanıklara yöntemine uygun şekilde uzlaşma önerisinde bulunulmadığının anlaşılması karşısında; suç ve işlem tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK.nun 253 ve 254. maddelerinde öngörülen yönteme uygun olarak uzlaşma önerisinde (teklifinde) bulunulmadan usulüne uygun olmayan uzlaşma önerisi işlemine dayalı olarak hüküm kurulması,
    II- Sanıkların üzerlerine atılı konut dokunulmazlığını bozma suçunu birlikte işlediklerinin anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK.nun 119/1-c maddesinin uygulanmaması,
    III-Sanıklar hakkında hükmolunan hapis cezalarının, 5237 Sayılı TCK.nun 51.maddesi uyarınca ertelenmesine yer olmadığına kararı verilirken, daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkum edilip edilmedikleri ile suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdikleri pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyecekleri konusunda mahkemeye kanaat gelip gelmediği hususlarının değerlendirilmesinin gerektiği, sanık H.. Y.."ın adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin ilam ile sanık R.. A.."ın adli sicil kaydında yer alan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine yönelik ilamın ertelemeye engel teşkil etmediği gözetilmeden ve ayrıca sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK.nun 62. maddesinin uygulanması sırasında, sanıkların iyi hali olumlu olarak değerlendirildiği halde, “Şartları oluşmadığından ” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile hükmolunan cezaların ertelenmesine yer olmadığına karar verilmesi,
    IV-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/ 11-250 2009/13 sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde nazara alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı, konut dokunulmazlığını bozma suçunun zarar oluşumuna elverişli bulunmadığı hırsızlık suçu yönünden ise suça konu malların iade edilmiş olduğu, sanık H.. Y.."ın adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin ilam ile sanık R.. A.."ın adli sicil kaydında yer alan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine yönelik ilamın hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmediği gözetilerek ; 5271 sayılı CMK. nun 231. maddesinin 6. fıkrasının ( b ) bendi uyarınca, sanıkların kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyecekleri hususunda oluşacak kanaate göre haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılamayacağına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden; “daha önce kasıtlı suçtan mahkum olmaları, 231/6-a maddesinde öngörülen koşulların oluşmadığı” şeklindeki yasal olmayan gerekçelerle sanıklar hakkında aynı kanunun 231/5. maddesinin uygulanmaması,
    V- Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK.nun 53/1-c maddesinde belirtilen kendi alt soyu üzerindeki velayet hakkından; vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3.fıkrası uyarınca koşullu salıverme tarihine kadar, diğer haklar yönünden ise
    hapis cezasının infazının tamamlanmasına kadar uygulanabileceği gözetilmeden, sanıkların TCK.nun 53/1-c maddesinde yazılı haklarından hapis cezasının infazı süresince, diğer haklar yönünden ise bihakkın tahliye tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi,
    VI- Sanık R.. A.. hakkında tekerüre esas alınan ilamın sanığa ait olmayıp dosya ile ilgisi bulunmayan Sanık Şeyhmus Günbeyi"ne ait olduğu ve sanığın adli sicil kaydında yer alan sabıkasına konu ilamda ise sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 191/2. maddesi uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedildiğinin anlaşılması karşısında,sanığın tekerrüre esas sabıkasının olmaması nedeniyle hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanmayacağının gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, bozma sonrası kurulacak hükümde ,5320 sayılı yasanın 8 .maddesi gereğince halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 326/son maddesinin gözetilmesine, 07.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi