
Esas No: 2020/4653
Karar No: 2020/6966
Karar Tarihi: 15.09.2020
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2020/4653 Esas 2020/6966 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mal beyanında bulunmamak suçundan sanık ..."nın, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 76. maddesi gereğince 3 ayı geçmemek üzere tazyik hapsi cezası ile cezalandırılmasına, yapılacak yargılama giderinin müşteki üzerinde bırakılmasına dair Afyonkarahisar 2. İcra Ceza Mahkemesinin 26/06/2019 tarihli ve 2019/218 değişik iş sayılı kararına karşı müşteki vekili tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Afyonkarahisar 1. İcra Ceza Mahkemesinin 03/09/2019 tarihli ve 2019/284 değişik iş sayılı kararı aleyhine, ... Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 22/06/2020 gün ve 94660652-105-03-4073-2020-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 30/06/2020 gün ve KYB. 2020/54459 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede, Dosya kapsamına göre;
1-Mal beyanında bulunmamak suçundan yapılan yargılama sonucunda borçlu sanığın mal beyanında bulununcaya kadar 3 ayı geçmemek üzere hapsen tazyikine ve yargılama giderlerinin müşteki üzerinde bırakılmasına karar verildiği anlaşılan somut olayda, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 325. maddesinde yer alan "(1) Cezaya veya güvenlik tedbirine mahkûm edilmesi hâlinde, bütün yargılama giderleri sanığa yüklenir." şeklindeki düzenleme nazara alındığında, yargılama giderlerinin, zamanında mal beyanında bulunmaması nedeniyle davanın açılmasına sebebiyet veren borçlu sanık üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde müşteki üzerinde bırakılmasına karar verildiği gözetilmemesi
2- 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak çıkarılan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin ekinde yer alan Avukatlık ikinci kısmının ikinci bölümünün beş sıra numarasında gösterilen, “İcra mahkemelerinde takip edilen ceza işleri için" 825.00 Türk lirası maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiği şeklindeki düzenleme nazara alındığında, mal beyanında bulunmamak suçundan sanık hakkında yapılan şikâyet üzerine süresi içinde mal beyanında bulunmadığı için 3 ayı geçmemek üzere tazyik hapsine mahkûm edilen sanık aleyhine, kendisini vekille temsil ettiren müşteki lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde, isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 353. maddesinde "İcra mahkemesinin bu Bap hükümlerine göre verdiği tazyik ve disiplin hapsine ilişkin kararlara karşı, tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde, ...mahkemesine itiraz edilebilir, itiraz üzerine verilen karar kesindir." hükmünün yer aldığı, maddedeki "bu bap hükümlerine göre" ifadesinde 16. babın vurgulandığı, sanığın cezalandırılması istenen eylemin aynı Kanunun
76. maddesinin ise 4. bapta bulunduğu, hal böyle olunca; bu bap hükümlerine göre verilen kararlara karşı herhangi bir kanun yolunun öngörülmemiş olması karşısında Afyonkarahisar 1. İcra Ceza Mahkemesinin 03/09/2019 tarihli ve 2019/284 değişik iş sayılı
kararının kesin olduğu anlaşılmakla, bu karara karşı olağanüstü kanun yolu olan kanun yararına bozma yoluna gidilip gidilmeyeceği hususunda gereğinin takdir ve ifası için dosyanın ... Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15/09/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.