Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1441
Karar No: 2014/20284
Karar Tarihi: 25.12.2014

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/1441 Esas 2014/20284 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2014/1441 E.  ,  2014/20284 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen gaiplik ve bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, gaiplik ve bedel isteğine ilişkin olup, mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacı, 2138 ada 33 parsel sayılı taşınmazın 3/16 pay sahibi ... oğlu ...(...)’in gaip olması nedeniyle 1989 yılında ... Defterdarının kayyım atandığını, 10 yıllık kayyımla idare süresinin dolduğunu, bu arada taşınmaz hakkında ortaklığın giderilmesi için ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 1990/725 esasında açılan dava sonucunda 1991/3 sayılı satış dosyası üzerinden ihalesinin yapılarak gaip hissesine isabet eden satış bedelinin kayyım hesabına bloke edildiğini ileri sürüp Türk Medeni Kanununun 588. maddesi gereğince anılan paydaşın gaipliğine, satış bedelinin ve diğer malların hazineye devrine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, yargılamaya katılmakla beraber esasa dair bir beyanda bulunmamıştır.
    Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesi sonucunda elde edilen ve kayyım adına bankaya bloke olan bedelin hazineye devri koşullarının oluştuğu, ancak gaip payına isabet eden bedelin hazineye aktarıldığı yanılgısı ile kısa kararda davanın reddine karar verilmiş, kısa karara aykırı gerekçe yazılamayacağı gerekçesiylede dava reddedilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; çekişme konusu 2138 ada 33 parsel sayılı taşınmazın halen dava dışı... adına kayıtlı olduğu, anılan taşınmazın kadastro tespitinin 25.12.1945 tarihinde yapıldığı, 3/16 payın ... oğlu ... adına tescil edildiği, 26.06.1947 tarihinde kesinleşen kadastro tutanağının beyanlar hanesinde ise “... Vakfı” şerhinin yer aldığı anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki, 5737 Sayılı Yasanın 17.maddesi hükmü uyarınca icareteynli ve mukataalı taşınmaz malların mutasarrıflarının gaip olduklarının kanıtlanması durumunda taşınmazın aslına (vakfına) döneceği açıktır.
    Somut olayda; gaiplik yönünden hükme yeterli bir araştırma ve inceleme yapıldığını söyleyebilme olanağı bulunmadığı gibi, kadastro tutanağında yer alan vakıf şerhi gözetilerek Vakıflar idaresine davanın ihbarı gerektiği de düşünülmemiştir.
    Öyleyse, öncelikle davanın Vakıflar Genel Müdürlüğüne ihbar edilerek davada yer almasının sağlanması, ondan sonra hakkında gaiplik kararı verilmesi istenen ... oğlu ...’in mirasçısı bulunup bulunmadığının nüfus müdürlüğü ve zabıta marifetiyle yapılacak araştırma sonucunda tespit edilmesi, öte yandan; Türk Medeni Kanununun 33. maddesi uyarınca gaiplik ilanlarının 6 ay arayla yapılması ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir.
    Davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 25.12.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    (Muhalif)


    -KARŞI OY-

    Dava gaiplik ve bedel isteğine ilişkin olup mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacı Hazine davaya konu 2138 ada 33 parsel sayılı taşınmazın 3/16 pay sahibi ..."in gaip olması nedeniyle 1989 yılında kendisine kayyım atandığını taşınmazın 10 yıl süreyle kayyımla idare edildiğini, taşınmaz hakkında ... 1. Sulh Mahkemesinin 1990-725 esas sayılı dosyası ile açılan dava sonrasında yapılan satış sonrası isabet eden bedelinin kayyım hesabına bloke edildiği ileri sürerek, anılan paydaşın TMK 585. maddesi gereğince gaipliğine, satış bedelinin Hazineye devrine karar verilmesi isteği ile eldeki davayı açmıştır.
    Her ne kadar 2138 ada 33 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağında vakıf şerhi var ise de dava taşınmazın aynına ilişkin değildir. Taşınmaz ihale ile satılıp bedeli kayıt maliki paydaş adına bankaya yatırılmıştır. Davacı Hazine bu bedelin son mirasçı sıfatıyla kendisine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Bu nedenle davada vakıflar idaresinin yeri yoktur. Taşınmazın vakıfla ilişiği kesilmiştir. Kaldı ki vakıflar idaresinin hazineye ödenecek bedeli her zaman için geri istemesine engel bir durumda yoktur. Bu durumda mahkemece yapılacak iş gaipliği istenen ... oğlu ... için kayyım tayin ettirmek üzere Hazineye süre vermesi, atanacak kayyımın davaya katılımı sağlandıktan sonra işin esası hakkında karar vermesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmadığı gibi daire çoğunluğu tarafından yazılı gerekçe ile kararın bozulmuş olmasıda doğru değildir. Bu nedenle daire çoğunluğunun görüşlerine katılmıyorum.

















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi