2. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/75 Karar No: 2010/2177
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2009/75 Esas 2010/2177 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2009/75 E. , 2010/2177 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ünye 1.Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi TARİHİ :1.5.2008 NUMARASI :Esas no:2007/144 Karar no:2008/135
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından her iki dava yönünden; davalı-davacı koca tarafından ise manevi tazminat ve kadın lehine taktir edilen tedbir ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-davacı kocanın, kadın lehine taktir edilen tedbir nafakasına ilişkin temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı, Türk Medeni Kanununun 166/1.maddesine dayanarak açtığı boşanma davasını, 30.4.2008 tarihli dilekçesi ile ıslah ederek ayrılığa dönüştürmüştür. Ayrılığa karar verilmesi için, boşanma sebebinin ıspatlanmış olması gerekir. (TMK.md.170) Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; davalı-davacının, eşine hakaret ettiği ve annesinin evliliğe müdahalesine kayıtsız kaldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda boşanma sebebi gerekleşmiştir. Öyleyse davacı-davalının ayrılığa ilişkin talebinin kabulü gerekirken isteğin reddi doğru bulunmamıştır. 3-Yapılan soruşturma ve toplanan delillerden; evlilik birliğinin, davalı-davacı kocanın kusurlu tutum ve davranışları sonucu temelinden sarsıldığı anlaşılmıştır. Davacı-davalıya atfı kabil bir kusur gerçekleşmemiştir. Davalı-davacı koca tam kusurludur. Tamamen kusurlu olan tarafın dava açma hakkı bulunmamaktadır. Kaldı ki, davacı-davalının da, az da olsa kusurlu olduğu kabul edilse bile, boşanmaya karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmadığı gibi evlilik birliğinin devamında kendisi ve çocuk bakımından korunmaya değer yarar bulunduğundan Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesi koşulları da gerçekleşmemiştir. Bu durumda davalı-davacı koca tarafından açılan boşanma davasının reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ:Davacı-davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplele BOZULMASINA, bu bentlerdeki bozma sebeplerine göre davalı-davacının manevi tazminat ve yoksulluk nafakasına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, davalı-davacının tedbir nafakasına ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün bu bölümünün yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın ... yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna ve 60.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.10.02.2010 (çrş.)