12. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/6594 Karar No: 2017/11380 Karar Tarihi: 26.09.2017
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2017/6594 Esas 2017/11380 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2017/6594 E. , 2017/11380 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlunun temyiz itirazlarının (REDDİNE); 2-Alacaklının temyiz itirazlarına gelince; Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile başlatılan takipte, borçlu belediye vekilinin, icra mahkemesine yaptığı başvurusuda, belediyeye borca yetecek miktarda mal bildirmesi yönünde bir yazı yazılmaksızın ...Bankası A.Ş....Şubesinde bulunan belediye hesaplarına haciz konduğunu, haciz konulan hesaptan kamuya tahsisli vergi, resim ve harç gelirlerinin bulunduğu ve hesabın kamu yararına kullanıldığını ileri sürerek hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği, mahkemece, şikayetin kabulü Vakıfbank nezdinde bulunan Bakırköy Belediye Başkanlığına ait hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği, mahkeme kararının borçlu belediye vekili ve alacaklı şirket vekili tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Anayasa Mahkemesi"nin 17.06.2015 tarih ve 2014/194-2015/55 sayılı, Resmi Gazete"nin 26.06.2015 tarih ve 29398 sayısında yayımlanan kararı ile; 5393 sayılı Belediye Kanunu"nun 15. maddesine, 10.09.2014 tarihli ve 6552 Sayılı Kanun"un 121. maddesiyle eklenen fıkranın birinci cümlesinin "..ve haciz işlemi sadece gösterilen bu mal üzerine uygulanır" ibaresi ve ikinci cümlesinin "...veya kamu hizmetlerini aksatacak.." ibaresi ile 6552 sayılı Kanun"un 123. maddesiyle eklenen geçici 8. maddesinin Anayasa"ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir. Bu durumda, anılan yasa maddesi artık şikayete konu takip dosyasındaki haciz işlemlerine uygulanamaz. Ayrıca 5393 sayılı Yasa"nın 15/son maddesindeki, haciz işleminin sadece gösterilen mal üzerine uygulanacağına dair kısmının iptal edilmiş olması nedeniyle, aynı maddede yer alan; "Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez" hükmü gözetilmek suretiyle belediye mallarının haczi mümkündür. O halde, mahkemece yukarıda açıklanan ilke ve kurallar gözetilerek şikayete konu hesap üzerinde Yargıtay denetimine imkan tanıyacak şekilde uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılarak, haczedilen paraların niteliklerinin belirlenmesi, hesapların haczi mümkün olan ve olmayan gelirlerin karıştırıldığı havuz hesabı niteliğinde olduğunun saptanması halinde haczedilmezlik şikayetinin reddine, hesaplardaki paraların, vergi, resim, harç gibi niteliği gereği haczi mümkün olmayan gelirler ile kamu hizmetinde fiilen kullanılan gelirlerden olmaları halinde ise haczedilemeyeceği gözetilerek şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.