19. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/11439 Karar No: 2014/8794 Karar Tarihi: 07.05.2014
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/11439 Esas 2014/8794 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2013/11439 E. , 2014/8794 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... ile davalı vek. ..."nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR- Davacı vekili; davalının taşınmazını satın almak üzere girilen ihaleyi müvekkilinin kazandığını, taraflar arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığını, ödeme planına uygun olarak taksitlerin ödenmeye başlandığını, taşınmaya ilişkin olarak imar planının iptali için 3. kişilerce açılan davada yürütmenin durdurulması kararı verildiğinin öğrenildiğini, müvekkilinin sözleşme imzalama saikinin gerçekleşmeyeceğini anlaması nedeniyle sözleşmeyi feshettiğini, davalının bir kısım bedeli iade etmediğini belirterek 589.112,70 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; ihale yoluyla satışın resmi şekil şartı kuralının istisnası olduğu, ihale şartnamesi ekinde bulunan gayrimenkul satış ve borçlanma sözleşmesinin taşınmazın ihale yoluyla satışını gösteren borçlandırıcı işlemlerden olduğu, geçerli şekilde hüküm ve sonuçlarını doğurduğu, sözleşmede sadece davalı lehine hükümlerin öngörüldüğü, TBK"nun 20. ve 25. madde hükümleri uyarınca cayma tazminatı, emlak vergisi kesintisi, faizsiz şekilde bedel iadesi gibi hükümlerin geçersiz sayılması gerektiği, davalının sözleşme hükümleri uyarınca yaptığı kesintinin haksız olduğu, genel işlem koşulları göz önüne alınmaksızın geçerli olduğu kabul edilse dahi aydınlatma yükümlülüğüne aykırı davranan davalının davacının uğradığı menfi zarardan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 07.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.