11. Hukuk Dairesi 2014/14041 E. , 2015/832 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL 3. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 3. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03/04/2012 gün ve 2009/54-2012/76 sayılı kararı bozan Daire’nin 20/01/2014 gün ve 2012/13257-2014/1121 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili,...ve..... kardeşler ihracat yapabilmek ve diğer ticari ihtiyaçlarını karşılayabilmek maksadıyla 27/07/1998 tarihinde davalı.....yi kurduklarını, ancak ticari hayatta herhangi bir karışıklığa mahal vermemek ve tüzel kişilikleri farklı iki şirket arasında haksız rekabet yaratmamak adına davalının unvanını...... olarak değiştirildiğini... ve .... kardeşlerin 2006 yılında ortaklıklarına son verdiklerini ve aralarında yaptıkları 07/04/2006 tarihli ve 02/06/2006 tarihli özel anlaşma başlıklı 2 adet sözleşme ile davalı ve davacı şirketleri aralarında paylaştıklarını, ancak söz konusu sözleşme şartlarına davalı şirket ve davalı şirketin hakim hissedarı...... tarafından uyulmadığı gibi, davalı şirket .... olan unvanını da 13/07/2006 tarihinde değiştirerek, .... Motor yaptığını, müvekkili ile aynı sektörde faaliyet gösteren davalının, neredeyse müvekkili ile aynı ibareyi müvekkilinin izni olmaksızın kendi mal ve hizmetlerinde kullandığını, davalının bu kullanımının müvekkilinin ticari faaliyeti, emtiası, işletme adı gibi durumları ile iltibas yarattığını ve bu durumun müvekkili marka haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek, markaya tecavüzün önlenmesini, men"ini ve fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 10.000 TL maddi tazminatın, ticari faizi ile davalıdan tahsilini ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Ticaret Sicil Memurluğu kayıtlarından davalı şirketin 27/07/1998 tarihinde sicile tescil edildiği, aynı şirkette olan taraf şirket ortaklarının özellikle davacı tarafın davalının ticari siciline tescilinden haberdar olmamasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı gibi, ticaret sicil gazetesinde yayınlanması sebebiyle de bu tarihten itibaren uzun süre sessiz kalarak 8 yıl sonra açmış olduğu unvan terkini talepli davanın dinelemeyeceği, ayrıca davalının ticaret sicilinde tescilli unvanının yardımcı unsuru niteliğindeki ""....."" ibaresini kullandığı, bu kullanımın markasal olduğu yolunda davacının somut delil sunmadığı, sunulan fatura ve benzeri belgelerdeki davalı kullanımının tamamen ticaret unvanı doğrultusunda olduğu, kaldı ki tarafların kullandıkları emtia sınıfları
farklı olduğundan, bu anlamda dahi marka tecavüzünün oluşmayacak ve yine markasal kullanım ve tecavüz niteliğinde bir fiil bulunmaması sebebiyle de TTK"nın 57/5. maddesinde belirtilen haksız rekabet fiilinin de oluşmayacağı gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen karar taraf vekilleri tarafından temyizi üzerine Dairemizin 20.01.2014 tarihli kararı ile bozulmuştur.
Davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere ve davalı şirketin ana sözleşmesindeki faaliyet alanı kapsamındaki motor ve motosiklet parça ve ekipmanları üretim ve satışının şirketin kuruluşundan itibaren bulunduğu anlaşılmakta ise de, ticaret unvanında sonradan yapılan “ .... “ ibaresi eklenmesinin mülga 6762 sayılı TTK.nun 43/2.fıkrası kapsamında kalmasına ve aynı yasanın 54.madde hükmü uyarınca anılan ibarenin ticaret unvanından terkini koşullarının mevcut bulunmasına göre, davalı vekilinin HUMK.nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK.nun 442.maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 05,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine, 22/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.