Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2210
Karar No: 2021/647
Karar Tarihi: 02.02.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/2210 Esas 2021/647 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2018/2210 E.  ,  2021/647 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    ...

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen 02.02.2021 gün ve saatte temyiz eden ... vs. vekili Avukat ..., ... vekili Avukat ... ile aleyhine temyiz istenilen Hazine vekili Avukat ... geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Davacılar ... ve arkadaşları, ...,... mirasçıları olduklarını, murislerinin 15.11.1931 tarih ve 55 ila 91 sıra numaralı tapularda kayıtlı 36 parça taşınmazın maliki olduğunu, ancak bu tapu kayıtlarının kadastro çalışmalarında uygulanmayıp, tapu kayıtlarının kapsadığı alanların Hazine adına tescil edildiğini ileri sürerek, ada ve parsel numarası bildirmeksizin öncelikle bu tapuların kapsamında kalan yerlerin tespiti ile taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve payları oranında adlarına tesciline; bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde ise fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL tazminatın davalı Hazine’den alınarak miras payları oranında kendilerine ödenmesine karar verilmesi istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, somut olayda, 3402 sayılı Kanun’un 12/3 maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği, bu nedenle davacılara ait tapu kayıtlarının hukuki niteliğini yitrdiği, 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan tapu tescil ve tazminat davasının dinlenme olanağının bulunmadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmadığı gibi, mahkeme gerekçesi de dosya kapsamına uygun düşmemektedir.
    Davacı taraf, ...,... mirasçıları olduklarını belirterek, murisleri adına kayıtlı bulunan tapuların kadastro çalışmaları sırasında uygulanmadığı iddiasına dayanarak dava açmış olup, dava dilekçelerinde dava konusu olan taşınmazların ada ve parsel numaralarını bildirmemişler, bu haliyle dava konusu parseller, belirlenip somutlaştırılmamıştır. Dava konusunu belirlemek davacı tarafın yükümlülüğünde olup bu husus, 6100 sayılı HMK’ nın 24. maddesinde yer alan “tasarruf ilkesi” ve 25. maddesinde yer alan “taraflarca hazırlama ilkesi”nin bir gereğidir. Dava konusunun belirlenmesi, davanın konusu olan vakıalar ve taleple doğrudan bağlantılıdır. Ancak somut olayda davacı tarafa, dava konusu taşınmazların ada ve parsel numaralarını bildirmek üzere süre ve imkan tanınması gerekirken bu yapılmadan ve dava konusu taşınmazların hangi ada ve parseller olduğu somutlaştırılmadan, hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm verilmesi isabetsizdir.
    Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle davacı tarafa, dava konusu ettikleri taşınmazların ada parsel numaralarını bildirmeleri ve tapu malikine ait veraset ilamını dosyaya sunmaları için usulünce süre ve imkan tanınmalı, davacı tarafın aktif dava ehliyetinin bulunup bulunmadığını ve taraf teşkilinin sağlanıp sağlanmadığının üzerinde durulmalı; şayet davacı taraf, verilen süre içerisinde dava ettiği taşınmazların ada ve parsel numaralarını bildirirse, bildirilen taşınmazlara ait; dava konusu ettiği taşınmazların ada ve parsel numarası olarak bildiremez ancak keşfen bu yerleri gösterebileceğini bildirirse, bu durumda mahallinde fen bilirkişi eşliğinde keşif yapılarak arz üzerinde dava konusu olduğu belirlenecek taşınmazlara ait tesis kadastro tespit tutanakları ve dayanağı olan tüm bilgi ve belgeler ile kadastro tespitleri kesinleşmiş ise kadastro sonucu oluşan ilk tapu kayıtları tüm tedavülleri ile getirtilerek dosya arasına konulmalı ve buna göre somut olayda pasif dava ehliyetinin mevcudiyeti de denetlenmeli ve bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece yazılı şekilde bir araştırma ve inceleme yapılmadan, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 3.050,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren davacı tarafa verilmesine, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi