23. Hukuk Dairesi 2011/3421 E. , 2012/1214 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali tescil ve alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı kooperatif vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, aidatlarını düzenli olarak ödediğini, kendisine isabet eden taşınmazın davalı ..."ye satıldığını, kooperatif üyeliğinin devam ettiğini, ihtarlardan bir sonuç alamadığını ileri sürerek, 1036 parsel 3 numaralı bağımsız bölümün davalı ... adına olan kaydının iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline, tapu iptali ve tescili isteği kabul edilmediği takdirde kooperatife yapılan ödemelerin yasal faizi ile kooperatiften tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili, 20.09.2010 tarihinde davayı alacak miktarına ilişkin olarak ıslah etmiştir.
Davalı kooperatif vekili, taşınmazın, mülkiyeti kooperatife geçmeden diğer davalıya satıldığını, kooperatife husumet yöneltilemeyeceğini, taşınmazın kooperatif başkanlığı da yapan davacının kardeşi...in beyanı ve talebi ile arsa sahipleri tarafından..."ye devredildiğini, davacının kardeşinden talepte bulunması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., taşınmazı komisyoncu aracılığı ile iyiniyetle satınaldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının kooperatif üyesi olduğu, 44.200,00 TL ödemesi bulunduğu, dava konusu 3 numaralı bağımsız bölümün 17.09.2007 tarihli kurada davacıya isabet ettiği, bağımsız bölümlerin arsa malikleri tarafından doğrudan kooperatif ortaklarına devredildiği, davalı ..."nin taşınmazı iyiniyetle iktisap ettiği, davacıya başka da bağımsız bölümün sağlanmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın tapu iptali ve tescil isteği yönünden reddine, alacak istemi yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı kooperatif vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davalı kooperatif vekili 24.12.2009 havale tarihli cevap dilekçesinde, taşınmazın davacının kardeşi olan ... tarafından, davacı adına satıldığını ve tapudan devrinin sağlandığını savunmuştur. Davalı taraf, bu savunmasını yargılamanın her safhasında dile getirmiş olmasına karşın mahkemece bu husus üzerinde durulmadan yazılı şekilde karar verilmiştir. HUMK"nun 388.maddesine göre (HMK m.297), tarafların iddia ve
savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler hükümde gösterilmek zorundadır. Kura sonucunda davacıya isabet ettiği konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmayan taşınmaz, dosyadaki tapu kaydına göre 25.03.2008 tarihinde davalı ..."ye satılmıştır. Resmi sözleşme dosyada olmamakla birlikte, tapu senedi fotokopisine göre satış arsa malikleri tarafından yapılmıştır. Yine dosyaya ibraz edilen ve davalı ... ile davacının kardeşi ve kooperatif yönetim kurulu başkanı olduğu savunulan ... ve emlak komisyoncusu ... tarafından imzalanan tarihsiz harici satım sözleşmesine göre, taşınmaz araç ve nakit karşılığında davalı ..."ye satılmış, satış bedeli olarak kararlaştırılan aracın 03.03.2008 tarihinde teslim edildiği sözleşmeye şerh düşülmüştür. Davalı ... de 30.03.2010 havale tarihli cevap dilekçesinde taşınmazı anılan harici satış ile aldığını kabul etmiştir. Bu sözleşmede kooperatif adına hareket edildiğine dair bir kayıt yoktur. ..., mülk sahibi olarak nitelendirilmiştir. Satışın gerçekte, davacının bilgisi ve rızası ile ona vekaleten gerçekleştirilmiş olması halinde, kooperatifin yükümlülüğünü yerine getirmediğinden bahsedilemeyeceği ve davacının tapu veya tazminat isteyemeyeceği açıktır. Bu durumda mahkemece, davalının savunması üzerinde durularak, satışın davacının talimatı ile ve ona vekaleten yapılıp yapılmadığı, satış bedeli olarak gösterilen aracın kimin adına kayıtlı olduğu, satıştan sonra kimlere intikal ettirildiği, satış sonrası bedelin kimin hesabına yatırıldığı, kooperatif hesabına para aktarılıp aktarılmadığı araştırılmalı, resmi akit de getirtilerek, tarafların tanık dahil göstereceği tüm deliller de toplandıktan sonra, kooperatifçilik konusunda uzman bilirkişiden bu hususları da kapsayacak şekilde açıklamalı, denetime elverişli rapor alınıp, kooperatifin sorumluluğu üzerinde de durularak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Bozma nedenine göre, davalı kooperatif vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, anılan davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 21.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.