Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ... hakkında ... Hd.Tb.4.Bl. Komutanlığı emrinde görevli piyade er ..."a, 2011 yılı Haziran ayı içerisinde Suriye sınırından Türkiye"ye geçirdiği canlı küçükbaş hayvanların geçişine göz yumması karşılığında bir adet cep telefonu ve 200 TL para verdiği kabul edilerek rüşvet verme suçundan mahkumiyet hükmü kurulmuş ise de; 5237 sayılı TCK"nin, 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikten önceki rüşveti tanımlayan 252/3. maddesinde "Rüşvet, bir kamu görevlisinin görevinin gereklerine aykırı olarak bir işi yapması veya yapmaması için kişiyle vardığı anlaşma çerçevesinde bir yarar sağlamasıdır" denilerek sadece nitelikli rüşvete yer verildiği, kamu görevlisinin yapması gereken işi yapması ya da yapmaması gereken işi yapmaması için yarar sağlanmasının veya kişilerin bu şekildeki iş için kamu görevlisine çıkar temin etmelerinin rüşvet tanımından çıkarıldığı, görevin gereklerine aykırı olarak bir işin yapılması veya yapılmaması için menfaat temin edilmesi durumunda rüşvet, kamu görevlisinin yapması gereken bir işi yapması ya da yapmaması gereken işi yapmaması için yarar sağlaması durumunda ise 6352 sayılı Yasa"dan önceki haliyle 5237 sayılı TCK"nin 257/3. maddesinde düzenlenen "görevinin gereklerine uygun davranmak için çıkar sağlama" suçunu oluşturacağı, kamu görevlisi olmayan diğer kişilerin ise özgü suç niteliğindeki görevi kötüye kullanma suçuna TCK"nin 40/2. maddesi uyarınca azmettiren veya yardım eden sıfatıyla iştirak edebilecekleri gözetildiğinde; mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamımız uyarınca yapılan araştırma sonucunda sanık hakkında suç tarihinde sınırdan kaçak mal geçirmesi nedeniyle kaçakçılık suçundan açılmış bir kamu davasının bulunmadığının tespit edilmiş olması karşısında, kamu görevlisi olmayan sanık ..."nin eyleminin TCK"nin 257/3. maddesinde düzenlenen görevinin gereklerine uygun davranmak için menfaat sağlamaya azmettirme suçunu oluşturacağı gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde TCK"nin 252/1. maddesinde düzenlenen rüşvet verme suçundan mahkumiyetine hükmolunması, Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 27/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.