17. Hukuk Dairesi 2015/6089 E. , 2017/12075 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar ... ve ...vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların malik ve sürücüsü olduğu aracın 12.06.2007 tarihinde yeşil ışıkta yaya geçidinden geçmekte olan ..."e çarparak iş ve gücünden kalacak şekilde ağır yaralanmasına neden olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile, 200,00 TL tedavi gideri, 100,00 TL geçici işgöremezlik, 200,00 TL sürekli işgöremezlik olmak üzere toplam 500,00 TL maddi tazminat ile, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş, 28.10.2014 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini ıslah etmiştir.
Davalı ... şirketi vekili, sorumluluklarının sigortalının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, maluliyet ve kusur durumunun belirlenmesi gerektiğini, kaza tarihinden itibaren faiz istenemeyeceğini, manevi tazminat yönünden sorumluluklarının bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ...vekili, kazada davacının kusurlu olduğunu, ev hanımı olması nedeniyle işgöremezlik talebinin yersiz olduğunu, belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davacının maddi tazminat istemine yönelik davasının kabulü ile,16.187,42 TL maddi tazminatın davalı ... şirketi için dava tarihinden, ... ve ... Genel Müdürlüğünden ise olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte
müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine, manevi tazminat istemine yönelik davanın kısmen kabulü ile, 8.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan ... ve ... Genel Müdürlüğünden müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya verilmesine, fazla istemin reddine karar verilmiş, karar davalılar ... ve ...vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, davacı vekili tarafından ıslah dilekçesi ile bakıcı giderinin talep edilmediğinin belirtilmesine ve kararda bakıcı giderine hükmedilmediğinin anlaşılmasına göre, davalılar ... ve ...vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. 6098 sayılı TBK. md. 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde,
Kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar ve kazanın meydana geliş şekli dikkate alındığında, davacı lehine takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ...vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılar ... ve ...vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ... Genel Müdürlüğü"ne geri verilmesine, 25/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.