MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Davacılar-brlş. dosya davacıları kendisine asaleten, çocukları ..., ..., ... ve ..."e velayeten ... vekili Avukat ... ... tarafından, davalı-brlş. dosya davalısı ... aleyhine 02/12/2011 ve 06/02/2012 gününde verilen dilekçeler ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davaların kısmen kabulüne dair verilen 04/10/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar ve davalı vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava ve birleşen davalar, haksız eylem nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, davaların kısmen kabulüne karar verilmiş; karar, davacılar ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Asıl davada; Davacılar, bir terör eylemi olan canlı bombanın patlaması nedeniyle murisleri..."in (Eş ve annelerinin) ölümü nedeniyle destekten yoksunluk ve manevi tazminat; Birleşen dosyada ise; aynı olay nedeniyle ağır yaralanan ve yargılama sırasında ölen murisleri ..."in ölümü nedeniyle destekten yoksunluk ve manevi tazminat istemişleridir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Davaya konu zarar terör eyleminden kaynaklanmaktadır.
5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Kaynaklanan Zararların Karşılanması hakkında kanun gereğince, zarar gördüğünü iddia eden, öncelikle zararının karşılanması için idari makamlara başvurmalıdır. Dosya içeriğinden böyle bir başvurunun varlığı anlaşılmadığı gibi bu yolda bir iddia ve savunma da yoktur. Bu aşamada mahkeme davayı görmekte görevli değildir. Şu halde mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davalı lehine BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına 27/05/2013 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY YAZISI

Davacıların eş ve anneleri olan ... ile çocukları ve kardeşleri olan ..."in terör saldırısı sonucu hayatlarını kaybettiğini belirterek maddi ve manevi zararlarının davalıdan tahsili için asıl ve birleşen dosya ile talepte bulunmuşlar, mahkemece her iki davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davacılar ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesinden açıkça anlaşıldığı üzere davacılar, davalı ..."nın hizmet kusuruna dayanarak istemde bulunmuşlardır. H.M.K. 3. madde gereği dava tarihinde Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli kılınması nedeniyle dava adli yargıda açılmış ise de, yargılama aşamasında anılan madde Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğinden ve görev hususu kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gerektiğinden davaya idari yargıda bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmek üzere yerel mahkeme kararının bozulması gerektiği düşüncesinde olduğumdan, dairemiz çoğunluğunun bozma gerekçesine katılmıyorum. 27/05/2013