16. Hukuk Dairesi 2016/1945 E. , 2016/9877 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu Hırka Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 97, 131, 298, 299 ve 778 parsel sayılı 28.700, 10.800, 3.600, 12.400 ve 6.776,45 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan 131, 298 ve 299 parsel sayılı taşınmazlar dava dışı 103 ve 133 parsel sayılı taşınmazlara uygulanan tapu kaydının miktar fazlası olarak; 97 ve 778 parsel sayılı taşınmazlar ise kamu orta malı niteliğinde mera vasfıyla sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir. Davacı ... ve arkadaşları, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, usule ilişkin Yargıtay bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 97, 131, 298 ve 299 parsel sayılı taşınmazların tapulama tespit tutanaklarının malik hanesinin iptali ile davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller, Yargıtay ilamı ve tüm dosya kapsamına göre davanın kabulüne karar verilmiş ise de, verilen bu karar usul ve yasaya aykırıdır. Davacıların dayanak yaptığı T.Sani 1315 tarih 14 sıra numaralı tapu kayıtları tesislerinden itibaren haritaları ile birlikte getirtilip uygulanmamış, revizyon gördüğü parsellerin kadastro tutanakları, tapu kayıtları ve dayanak kayıtları getirtilmemiş, ayrıca dava konusu taşınmazın çevresinde aynı tapu kaydının miktar fazlası olarak tespit edildiği anlaşılan 98, 123, 124, 127, 128, 132, 135, 136, 137, 300, 301, 302, 303, 304 parsellerin kadastro tutanakları ve komşu 80, 81, 83, 82, 95, 99, 100, 101, 155, 157, 162, 289, 296, 779 ve 785 parsel sayılı taşınmazların kadastro tutanak ve dayanak kayıtları getirtilerek dava konusu taşınmazlar denetlenmemiştir. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için sözü edilen tapu kayıtları tesislerinden itibaren tüm tedavülleri varsa haritaları ve dayanağı olan belgeler ile birlikte getirtilerek, dava konusu taşınmazlara komşu taşınmazların tutanak örnekleri varsa oluşumundan itibaren dayanakları olan kayıtlar getirtilip, dosya tamamlandıktan sonra mahallinde 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu, tarafların gösterecekleri tanıklar, teknik bilirkişi hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalı, keşifte 3402 sayılı Yasa"nın 20. maddesi göz önüne alınarak varsa haritalar uygulanmak suretiyle; haritaların bulunmaması halinde kayıtların sınırlarına göre tapu kayıtlarının kapsamları belirlenmeli, dava konusu taşınmazın hangi tapu kaydı kapsamında kaldığı belirlenmeli, çekişmeli taşınmazın öncesinin ne olduğu, 14. ve 17. maddeleri uyarınca zilyetlikle iktisap edilebilecek yerlerden ise kim tarafından hangi tarihten beri ne şekilde kullanıldığı, kullanımın kişinin kendisine özgülenip özgülenmediği, umumun kullanımına ait yerlerden olup olmadığı, imar-ihyaya konu yerlerden ise ne şekilde imar-ihya edildiği, ne zaman tamamlandığı, tamamlandığında 14. ve 17. maddedeki koşullar altında zilyet edilip edilmediği araştırılmalı, sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece açıklanan hususlar göz önüne alınmaksızın eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi ayrıca, dava konusu 778 parsel sayılı taşınmaz hakkında da herhangi bir araştırma yapılmaması ve hüküm kurulmaması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de çekişmeli taşınmazlara ait tapu kaydının iptaline karar verilmesi gerekirken tapulama tespit tutanaklarının iptaline karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 13.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.