14. Ceza Dairesi 2019/7563 E. , 2020/2430 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, çocuğun cinsel istismarı, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Sanığın çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve çocuğun cinsel istismarı eylemleri bütün halinde zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı kabul edilerek bu suçtan mahkumiyeti ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından beraatine dair Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 31.05.2018 gün ve 2018/93 Esas, 2018/205 Karar sayılı hükümlere yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile hükümlerin kaldırılarak zincirleme şekilde cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından mahkumiyetine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 40/2. madde ve fıkrasında yer alan “Devlet, işlemlerinde, ilgili kişilerin hangi kanun yolları ve mercilere başvuracağını ve sürelerini belirtmek zorundadır” ve 5271 sayılı CMK"nın 34/2. madde ve fıkrasında bulunan “Kararlarda, başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekilleri belirtilir” şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararda aynı Kanunun 291/1. maddesindeki temyize ilişkin on beş günlük kanuni sürenin belirtilmesinin yanı sıra süresinde verilen temyiz dilekçesiyle talep edildiği takdirde gerekçeli hükmün tebliğinden işlemeye başlayan yedi günlük süresi içerisinde gerekçeli temyiz dilekçesi verilmesinin zorunlu olduğuna dair CMK’nın 295/1. maddesinin de yer alması gerektiğinin gözetilmemesi nedeniyle sanık müdafisinin temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek gereği görüşüldü:
Katılan mağdure vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK"nın 294/1. maddesinde yer alan “Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır.” ve aynı Kanunun 295/1. maddesindeki "Temyiz başvurusunda temyiz nedenleri gösterilmemişse temyiz başvurusu için belirlenen sürenin bitmesinden veya gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yedi gün içinde hükmü temyiz olunan bölge adliye mahkemesine bu nedenleri içeren bir ek dilekçe verilir"
şeklindeki düzenlemeler gözetilerek yapılan değerlendirmede, katılan mağdure vekilinin tefhim edilen hükümle ilgili verdiği 06.11.2018 tarihli süre tutum dilekçesinde herhangi bir temyiz sebebi göstermeyip, 06.12.2018 günü usulüne uygun şekilde gerekçeli hükmün tebliğiyle işlemeye başlayan on beş günlük kanuni süresi içerisinde de gerekçeli temyiz dilekçesi vermediği anlaşıldığından, vaki temyiz isteminin CMK"nın 298. maddesi gereğince REDDİNE,
Sanık hakkında zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanık müdafisi ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesinde;
5271 sayılı CMK"nın 288 ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler nazara alınıp, aynı Kanunun 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri ile sanık müdafisi ve katılan Bakanlık vekilinin temyiz dilekçelerinde belirttikleri nedenler de gözetilerek yapılan değerlendirmede, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen inceleme neticesinde vaki istinaf başvurusunun kabulüyle ile hükümlerin kaldırılarak sanığın çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyetine dair kurulan hükümlere yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmediğinden, sanık müdafisi ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz istemlerinin 5271 sayılı CMK"nın 302/1. madde ve fıkrası gereğince esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafisi ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
5237 sayılı TCK’nın 116/1. maddesinde düzenlenen konut dokunulmazlığının ihlali suçunun takibinin şikayete bağlı olduğu ve suç tarihinden intikal tarihine kadar aynı Kanunun 73/1. maddesinde düzenlenen altı aylık kanuni şikayet süresinin geçtiği gözetilerek ilk derece mahkemesince sanık hakkında açılan kamu davasının düşmesine karar verilmesi yerine atılı suçtan beraat hükmü kurulması karşısında anılan karara yönelik istinaf başvurusunun bu sebeple kabulü gerekirken sanığın atılı suçu işlediği gerekçesiyle hükmün kaldırılarak mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafisi ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 22.10.2018 gün ve 2018/2668 Esas, 2018/1648 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun kabulüyle hükmün kaldırılarak sanığın konut dokunulmazlığının ihlali suçundan mahkumiyetine dair kurulan hükmün 5271 sayılı CMK"nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmesine, 03.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.