17. Hukuk Dairesi 2018/4227 E. , 2020/127 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ... aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak mal bulunamadığını ileri sürerek borçlunun alacaklılardan mal kaçırma amacı ile diğer davalı ... ile anlaşarak Besni İcra Müdürlüğünün 2013/315 sayılı takip dosyasından danışıklı takip yaptığını belirterek, bu takibin iptalini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, müvekkilinin borçlunun yanında uzun yıllar sigortalı çalıştığını, iptali istenilen takip dayanağı bononun bu çalışmaları karşılığında verildiğini, çalışmanın SGK kayıtları ile belli olduğunu belirterek, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ..., cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, tasarurfun iptali davasının öncelikle ön koşulu olan geçici aciz belgesi bulunmaması nedeniyle ve buna bağlı olarak dosyada haczedilmiş mahcuzların paraya çevrilmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı iptale tabi tasarrufları üç grup altında ve İİK.nin 278, 279 ve 280. maddelerinde düzenlenmiştir. Ancak bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarruflar sınırlı olarak sayılmış değildir. Kanun, iptale tabi bazı tasarruflar için genel bir tanımlama yaparak hangi tasarrufların iptale tabi olduğu hususunun tayinini hakimin takdirine bırakmıştır (İİK. m. 281). Bu yasal nedenle de davacı tarafından İİK.nin 278, 279 ve 280. maddelerden birine dayanılmış olsa dahi mahkeme bununla bağlı olmayıp diğer maddelerden birine göre iptal kararı verebilir (Y.H.G.K. 25.11.1987 Tarih, 1987/15-380 Esas ve 1987/872 Karar sayılı ilamı ).
İİK"nin 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davalarında davacı alacaklı tarafından kesin veya geçici aciz belgesinin ibraz edilmesi gerekir.
Somut olayda davacılar tarafından dosyaya kesin aciz belgesi ibraz edilmemiştir. Mahkemece, geçici aciz belgesi sunulmadığı ve haczedilen malların paraya çevrilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma hüküm kurmaya yeterli değildir. Davacı tarafından aciz belgesinin davanın sonuna kadar hatta tashihi karar aşamasında dahi sunulabileceği Dairemizin yerleşmiş içtihatlarındandır. Davalı borçlunun adresine gidilerek hacizler yapılmıştır. İİK’nin 105. maddesinde haczi kabil mal bulunmazsa haciz tutanağının İİK 143 üncü maddedeki aciz vesikası hükmünde olacağı ve icraca takdir edilen kıymete göre haczi kabil malların kifayetsizliği anlaşıldığı surette dahi tutanak muvakkat aciz vesikası yerine geçerek alacaklıya 277 nci maddede yazılı hakları vereceği belirtilmiştir. Borçlu adresinde toplam 4.100,00 TL mal haczedilmiştir.Bu malların paraya çevirlmesi halinde 05.12.2011 tarihi itibari ile 40.253,89 TL olan takip konusu borcu karşılamayacağı açıktır.
Dosya içeriğinden, borçluya ait taşınmazlara 2015 tarihi itibari ile kıymet takdirlerinin yapıldığı anlaşılmakta ise de bu tarih itibari ile takip konusu borcun ulaştığı miktara ait bilgi bulunmamaktadır.
Bu durumda, taşınmazların kıymet takdirlerinin yapıldığı tarih itibari ile gerek davacı alacaklının gerekse davacının takibinden önce taşınmazlar üzerindeki mevcut hacizlere ilişkin takip dosyalarındaki borç miktarı belirlenmeli ve davacının alacağını karşılama imkanı olup olmadığı, diğer bir deyişle borçlunun aciz halinin mevcut olup olmadığı tespit edilerek sonucuna göre yukarıda belirtilen Kanun maddeleri kapsamında inceleme yapılarak karar verilmesi yerine eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 28/01/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.