Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın nitelik ve suç tarihine göre dosya görüşüldü: A-Hakaret eyleminden hükmolunan mahkumiyet kararında öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu, Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ..."nın TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, B-Tehdit eyleminden kurulan mahkumiyet hükmünün temyizine gelince; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi, Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, 1-Sanığın müştekiye söylediği iddia ve kabul edilen “...yaptığınız pisliklerin altında boğulacaksınız, Allah size acısın ama ben acımayacağım, sizin kabusunuz olucam, Allah bana sizin gibi bir bela verdi, size de benim gibi bir bela verdi,bakalım Allah kimin cezasını verecek” şeklindeki sözlerinin TCK"nın 106/1 nci fıkrasının son cümlesindeki sair tehdit suçunu oluşturup oluşturmayacağının tartışılmaması, 2-Sanığın, müşteki ile müşterek çocuklarının velayetlerinin kendisinde olduğu halde, katılan ..."in zamansız gelerek kendisi ve çocuklarının huzurunu kaçırması üzerine suça konu mesajları çektiğine dair savunması karşısında, TCK"nın 29.maddesindeki haksız tahrik hükmünün sanık hakkında uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmemesi, 3-02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34.maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, (1) ve (2) nolu bozma nedenleri dışında diğer yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.