23. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/3289 Karar No: 2012/1178 Karar Tarihi: 20.02.2012
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/3289 Esas 2012/1178 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2011/3289 E. , 2012/1178 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken, üyelikten istifa ettiğini ve çıkma payı alacağının müvekkiline ödenmediğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 7.100.00 TL"nin istifa tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının üyelikten istifasının yönetim kurulunun 02.8.2006 tarihli kararı ile kabul edildiğini, ancak Kooperatifler Kanunu"nun 17 ve 23.maddelerince davacının hissesine 15.570.00 TL zarar isabet ettiğini, davacının alacağının zarar miktarından düşük olduğunu ve mahsubu halinde davacının bir alacağı kalmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının 02.08.2006 tarihinde üyelikten istifa ettiği, istifa tarihine kadar toplam 7.100.00 TL aidat ödediği, ancak 2007 yılında yapılan genel kurul toplantısında kabul edilen 2006 yılı düzeltilmiş bilançosuna göre davacının hissesine 15.570.00 TL zararın isabet ettiği, zarar miktarının çıkma payı alacağından fazla olduğu ve bu nedenle davacının kooperatiften çıkma payı alacağı talep edemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, ortaklıktan istifa eden üyenin çıkma payı alacağının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporu, ayrıntılı, denetime elverişli olmadığı gibi dosya kapsamına da uygun düşmemektedir. Kooperatifler Kanunu"nun 17. maddesi uyarınca ortağın istifa ettiği yılın bilançosunun görüşüldüğü genel kurulda onaylanan bilançoda gösterilen genel giderlerin düşülmesi suretiyle çıkma payının hesaplanması gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, kooperatifin aktif ve pasif tüm mal varlığı gözönüne alınarak adeta tasfiye payı niteliğinde bir hesaplama yapılmıştır. Bu durumda mahkemece, kooperatif konusunda uzman bilirkişi heyeti seçilerek, davacı kooperatifin tüm defter kayıt, belge, genel kurul ve yönetim kurulu kararları, üye kayıt defterleri ve gerekirse kooperatifin banka kayıtları üzerinde gerekli inceleme ve araştırma yapılarak, davacının çıkma payının yukarıda açıklanan ilkeye uygun olarak hesaplanması ve oluşacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulün ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 20.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.