5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/33731 Esas 2019/15828 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/33731
Karar No: 2019/15828
Karar Tarihi: 17.12.2019

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/33731 Esas 2019/15828 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık hakkında 5607 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyet hükmü verilmiştir. Gümrük İdaresi'nin katılma hakkı bulunmadığı fakat mahkemede katılan sıfatı verilmesi, kuruma kanun yoluna başvurma hakkı sağlamadığı için Gümrük İdaresi vekilinin temyiz isteği reddedilmiştir. Sanık hakkında, aynı eylem nedeniyle başka bir dava açılmış ve beraat kararı verilmiştir. Her iki dava dosyasında da aynı olay ve tarafların yer alması nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa davanın reddine karar verilmesi gerektiği kanun hükmüne rağmen, yazılı şekilde karar verilmiştir. Bu nedenle, karar bozulmuş ve dosya mahkemesine gönderilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 317. ve 223/7. maddeleridir.

19. Ceza Dairesi 2019/33731 E. , 2019/15828 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
I-Müşteki Gümrük İdaresi Vekilinin temyiz talebine yönelik incelemede;
Suç tarihi itibarıyla uygulanması gereken 4733 sayılı Kanuna göre katılma hakkı bulunmayan Gümrük İdaresine mahkemece katılan sıfatı verilmesi, adı geçen kuruma kanun yoluna başvurma hak ve yetkisi kazandırmayacağından, davaya katılma ve temyiz hakkı bulunmayan Gümrük İdaresi vekilinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
II-Katılan vekilinin temyiz talebine yönelik incelemede;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre, sanık ... hakkında aynı eylem nedeniyle Aşkale Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 24.11.2011 tarihli 2011/329 Esas sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığı ve Aşkale Asliye Ceza Mahkemesi"nin 10.04.2012 tarih ve 2011/250 Esas, 2012/56 sayılı kararı ile beraat kararı verildiği bu kararın Yüksek 7. Ceza Dairesinin 10.07.2014 gün ve 2013/16204 Esas, 2014/14584 Karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği,
Sanık ... hakkında aynı eylem nedeniyle Aşkale Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 06.08.2010 tarihli 2010/111 Esas sayılı iddianamesi ile kamu davası açıldığı ve Aşkale Asliye Ceza Mahkemesi"nin 08.03.2011 tarih ve 2010/104 Esas, 2011/54 sayılı kararı ile beraat kararı verildiği bu kararın temyiz edilmeksizin 03.05.2011 tarihinde kesinleştiği,
Her iki dava dosyasına konu olayın ve davanın taraflarının aynı olması karşısında 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/7. maddesinde yer alan “Aynı fiil nedeniyle, aynı sanık için önceden verilmiş bir hüküm veya açılmış bir dava varsa, davanın reddine karar verilir.” hükmü gereğince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, diğer yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 17.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.