19. Hukuk Dairesi 2017/4757 E. , 2019/3286 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ... vek. Av. ... ile davalılar 1-... 2-... vek. Av. ... 3-... vek. Av. ... 4-... A.Ş vek. Av.... Çetin arasında görülen dava hakkında... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 06.06.2013 gün, 2008/256 E.-2013/386 K. sayılı hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 14.06.2017 gün, 2016/13867 E.-2017/4955 K. sayılı ilamına karşı davalı vekili ... vekilince süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, ceza davasında davalı ... hakkında verilen mahkumiyet hükmünün gerçekleşen zaman aşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilerek kesinleştiği, davalılar ... ve ...’nın ise olaylara katılımlarının olmadığından davacının zararından sorumlu olmadıkları, davalı bankanın ise objektif özen yükümlülüğünü yerine getirmediği, hafif kusurundan dolayı da sorumlu olması gerektiği, alınan rapora göre davalı bankanın ½ oranında sorumlu olduğu gerekçeleriyle davalılar ... Bankası A.Ş. ve ... hakkındaki davanın kısmen kabulüne, ...‘nın toplam 15.527 Sterlin"in, ... Bankası A.Ş."nin 7.414 Sterlin"in tahsili için yapılan takibe itirazlarının iptaline, diğer davalılar ... ve ... hakkındaki davanın ve tarafların icra inkar tazminatı taleplerinin koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemizin 14.06.2017 gün, 2016/13867 E.-2017/55 K. sayılı ilamı ile;
“ (1) Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
(2) Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan zararın tazmini için açılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, alınan bilirkişi raporlarında tarafların ½ oranında kusurlu oldukları belirtilmiş, davacının müterafik kusurlu olduğu dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı bankanın, günümüzün en son teknolojik gelişmelerinden yararlanmak suretiyle alması gereken güvenlik tedbirlerinin tümünü almamış olduğu, bundan dolayı sisteminde güvenlik zafiyeti oluştuğu bilirkişi raporunda yer alan açıklamalardan anlaşılmaktadır. Bankalar objektif özen yükümlülüğünün yerine getirilmemesinden doğan hafif kusurlarından dahi sorumludur. Davalı bankanın, davacının hesabından internet bankacılığı kullanılarak yapılan işlemlerin tamamından sorumlu tutulması gerekir. Davacının hesap bilgilerinin kopyalanarak, hesabındaki paranın 3. kişi tarafından sahtecilik yoluyla harcama yapılması vakıası, bankanın objektif özen yükümlülüğünün ihlali ile meydana gelen zarar arasında uygun illiyet bağının kurulmasına yeterli olan olgular olup, meydana gelen zararın tamamından davalı bankanın sorumlu olması nedeniyle yanılgılı gerekçeyle davacının müterafik kusurlu olarak kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA,” karar verilmiş, iş bu karara karşı davalı ... vekilince karar düzeltme yoluna başvurulmuştur.
Davalı ... vekilinin karar düzeltme talebi doğrultusunda yapılan inceleme neticesinde;
1-Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan davalı ... vekilinin aşağıdaki (2) nolu bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Takip talebinde ve ödeme emrinde asıl alacağa takip tarihinden itibaren faiz yürütülmesi talep edilmiş olmasına rağmen, mahkemece davalı ... yönünden TBK. m. 121/f. 3 hükmüne aykırı olarak temerrüt faizine yeniden temerrüt faizi işletilerek ve HMK. m. 26 hükmüne aykırı olarak talep aşımı yapılarak hüküm altına alınan tüm alacağa (asıl alacak ve faiz) takip tarihinden itibaren faiz işletilmiş olup hükmün bu yönden bozulması gerekmiştir.
3-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki (4) nolu bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
4-Dava, bankacılık işleminden kaynaklanan zararın tazmini için açılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, alınan bilirkişi raporlarında tarafların ½ oranında kusurlu oldukları belirtilmiş, davacının müterafik kusurlu olduğu dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı bankanın, günümüzün en son teknolojik gelişmelerinden yararlanmak suretiyle alması gereken güvenlik tedbirlerinin tümünü almamış olduğu, bundan dolayı sisteminde güvenlik zafiyeti oluştuğu bilirkişi raporunda yer alan açıklamalardan anlaşılmaktadır. Bankalar objektif özen yükümlülüğünün yerine getirilmemesinden doğan hafif kusurlarından dahi sorumludur. Davalı bankanın, davacının hesabından internet bankacılığı kullanılarak yapılan işlemlerin tamamından sorumlu tutulması gerekir. Davacının hesap bilgilerinin kopyalanarak, hesabındaki paranın 3. kişi tarafından sahtecilik yoluyla harcama yapılması vakıası, bankanın objektif özen yükümlülüğünün ihlali ile meydana gelen zarar arasında uygun illiyet bağının kurulmasına yeterli olan olgular olup, meydana gelen zararın tamamından davalı bankanın sorumlu olması nedeniyle yanılgılı gerekçeyle davacının müterafik kusurlu olarak kabulü ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bend uyarınca davalı ... vekilinin sair karar düzeltme itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 14.06.2017 gün, 2016/13867 E.-2017/55 K. sayılı ilamının KALDIRILMASINA, hükmün davalı ... yararına BOZULMASINA, (3) nolu bend uyarınca davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (4) nolu bendde açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."ya iadesine, 16/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.