11. Hukuk Dairesi 2014/15086 E. , 2015/753 K.
"İçtihat Metni"FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 15/05/2014 tarih ve 2013/45-2014/74 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili adına kayıtlı olup 2000 yılından bu yana kullanılan CEP kök ibareli 183 adet seri markalarının etkinliğinin kırılmasına yönelik olarak davalı şirket tarafından kötüniyetli olarak “CEP” ibareli markaların tescilinin sağlandığını, ancak anılan markaların davalı tarafça ciddi şekilde kullanılmadığını, müvekkilinin somut davayı açmada hukuki yararının bulunduğunu ileri sürerek, TPE nezdinde davalı adına kayıtlı 2005/... tescil numaralı “...”, 2005/... tescil numaralı “akbank...”, 2005/... tescil numaralı “...”, ... tescil numaralı “...”, 2005/.. tescil numaralı “...”, 2005/... tescil numaralı “akbank...”, 2005/... tescil numaralı “...”, 2005/.. tescil numaralı “akbank...”, 2005/... sicil numaralı ..., 2005/... sicil numaralı ..., 2006/.. sicil numaralı “akbankcepdükkan” markaların 556 sayılı KHK’nın 14 ve 42/1-c maddeleri uyarınca kullanılmadığının tespiti ile tescilli olduğu tüm sınıflarda hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafın zararı gerçekleşmediğinden dava açma hak ve ehliyetinin bulunmadığını, seri marka şeklindeki iddiaların dayanaksız olduğunu, CEP kelimesinin tanınırlığının davacı taraf markalarıyla ilgisinin bulunmadığını, davaya konu markaların müvekkilince kesintisiz olarak kullanıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı tarafın iştigal konusu ve daha önce tescil ettirdiği markalar dikkate alındığında somut davayı açmada hukuki menfaatinin bulunduğu, davalı tarafça dava konusu markaların ciddi kullanımının ve kullanım zamanının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulü dava konusu markaların hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve Anayasa Mahkemesi"nce 09/04/2014 gün 2013/147 Esas 2014/75 Karar sayılı kararı ile 556 sayılı KHK"nın 42/1-e bendi iptal edilmiş ise de aynı KHK"nın 14. maddesi uyarınca dava konusu markaların iptaline ilişkin olarak verilen mahkeme kararının yerinde bulunmasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 21.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.