MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanıklar hakkında ayrı ayrı TCK"nın 158/1-f- son, 62, 52 ve 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, o yer Cumhuriyet savcısı ve sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Hükmolunan ceza miktarlarına nazaran sanıklar müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede,
Sanık ...’in ...İnşaat şirketinin yetkilisi, kardeşi olan diğer sanık ...’in ise bu şirkete ait akaryakıt istasyonunun işletmecisi, akrabaları olan ve temyiz kapsamı dışında bulunan sanık ...’ın ise bu istasyonda pompacı olarak çalıştığı, katılan ... şirketinden alınan akaryakıt karşılığında, ...’ın,.... İnşaat şirketi adına çek keşide etme yetkisi olmamasına rağmen, sanıklar... ve ....’in talimatı ve yönlendirmesi sonucu suça konu 38.062 TL tutarında çeki şirket adına keşide ederek katılana verdiği, katılan tarafından da çekin tahsil için bankaya ibrazında, suça konu çekin rızası dışında elden çıktığı belirtilerek bankaya ödemeden men talimatı verilmesi nedeni ile çekin ödenmediği, katılan tarafından başlatılan icra takibinin ise çek üzerindeki imzanın şirket yetkililerine ait olmadığı gerekçesi ile itiraz edilerek durdurulmasının sağlandığı, sanıkların suça konu çekten kaynaklanan borçlarını ödemedikleri, dolayısıyla sanıkların en başından itibaren suç kastı ile hareket ederek, suça konu çekin ödemesinin imkansız hale getirmek ve haklarında yapılacak hukuki takipten kurtulmak maksadı ile suça konu çekin, her hangi bir yetkisi olmayan temyiz kapsamı dışında bulunan sanık ... tarafından keşide edilmesini sağlayarak, ödemeyeceklerini bildikleri suça konu çeki piyasaya sürerek haksız menfaat temin ettikleri, sanıkların suçtan kurtulmaya yönelik soyut savunmaları, temyiz kapsamı dışında bulunan sanık ...’ın ikrar içeren savunmaları, bu savunmaları doğrular içerikte alınan 13/09/2012 tarihli Adli Tıp Kurumu raporu, katılan ve tanık anlatımları, mal talep ve sevk irsaliye belgeleri ile tüm dosya kapsamından anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinde her hangi bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; o yer Cumhuriyet Savcısı ve sanıklar müdafiinin suç unsurlarının oluşmadığına yönelik temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 10/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.