23. Hukuk Dairesi 2017/2418 E. , 2020/3073 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince duruşmalı temyiz edilmiştir.
Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalıya ait taşınmazın satıldığını, düzenlenen sıra cetvelinde müvekkiline yer verilmediğini, borçluya ait taşınmaz üzerinde dava dışı ... Bankasının ipoteğinin bulunduğunu, müvekkilinin borçlunun kredi borcunu ödeyip ipotek alacağını temlik aldığını, sıra cetvelinde 1. sırada yer alması gerektiğini ileri sürerek, müvekkili alacağının korunmaya değer bir hak olduğunun tespiti ile yeni sıra cetveli düzenlenerek müvekkili alacağına 1. sırada yer verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, satış tarihinden sonra yapılan temlik sözleşmesinin hak doğurmayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; dava dışı ... Bankası ile davacı arasında 14.08.2013 tarihinde alacağın temliki sözleşmesi imzalandığı, borcun sona ermesinden sonra düzenlenen alacağın temliki sözleşmesinin temellük eden yararına borcun yeniden doğmasını sağlayamayacağı, mevcut olmayan bir hakkın temlik eden kişiyi alacaklı durumunda sokmayacağı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesince; alacağın temliki sözleşmesinin belli bir takvime tabi tutularak son ödeme tarihinin 30.05.2012 günü olduğu, buna mukabil dava dışı banka ile davalı arasında uzunca bir süre beklenerek 14.08.2013 tarihinde temlik sözleşmesinin düzenlendiği, buna göre borcun sona ermesinden sonra düzenlenen temlik sözleşmesinin hukuken sona ermiş olan hakkı tekrar doğurmayacağından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava temlik sözleşmesine değer verilerek yapılan sıra cetveline itiraza ilişkindir.
TBK 184 madde hükmüne göre temlikin geçerliliği için yazılı olarak yapılması yeterlidir. Temlikin muvazaalı olarak düzenlendiği iddiası ise bunu iddia eden tarafça ispat edilmesi gerekir. İİK 142. Maddesi uyarınca açılan sıra cetveline itiraz davalarında davalının alacağının gerçek bir alacak olduğunu ispat etmek zorunda olması temlikin muvazaalı yapıldığı iddiasında da ispat yükünün yer değiştirmesine gerekçe olamaz.
Somut olayda, davalı borçlunun ipotek alacaklısı bankaya olan borcunun bir kısmını ödeyerek ipoteği temlik aldığını iddia etmiş ve banka kayıtlarına dayanmıştır. Dairemizce incelenen belgelerden de davalının ödemelerinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda bankaya yapılan ödemelerin davalı tarafından yapılmasına rağmen bu şekilde gösterildiğine ilişkin iddiası varsa bu iddianın davacı tarafından ispat edilmesi gerekir. Temlikin muvazaalı yapıldığına ilişkin bir iddia da bulunmadığına ve temlikin sonradan yapılmış olmasının temlikin geçerliliğine bir etkisinin olmayacağına göre, mahkemece banka kayıtlarında inceleme yapılarak davalı ..."nin yaptığı ödemeler hesaplanarak yapılan ödemelerden fazla temlik yapılmış olup olmadığı belirlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, iptal edilmeyen temlike değer verilmemesi doğru görülmemiş, ilk derece mahkemesi kararının bu nedenle bozulmasına, karara karşı istinaf başvurusunun reddeden İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin başvurusunun esastan ret kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle İzmir 9. Asliye Hukuk Mahkemesi kararı ile bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararı usul ve yasaya aykırı görüldüğünden BOZULMASINA, HMK"nun 373/1. maddesi gereğince İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararının KALDIRILARAK dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine 15.10.2020 tarihinde oybirliği ile kesin olarak karar verildi.