5. Hukuk Dairesi 2017/30563 E. , 2019/11325 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki müdahalenin meni ve eski hale getirilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine ilişkin verilen ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacılar vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 14.Hukuk Dairesince istinaf isteminin kabulü ile HMK"nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca esas hakkında yeniden karar verilmesine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay"ca incelenmesi davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, müdahalenin meni ve eski hale getirilmesi istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın usulden reddine ilişkin olarak verilen karara karşı, davacılar vekilince yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile HMK"nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında karar verilmesine ilişkin olarak ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince verilen hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
Bir taşınmaza kamulaştırma yapılmadan el atılması halinde, müdahalenin önlenmesi talebi yanında eski hale getirme istemi de varsa, öncelikle taşınmazın müdahaleye konu kısmının bedelinin belirlenmesi, sonrasında taşınmazın eski hale getirme bedelinin tespit edilmesi; el konulan bölüm bedeli, eski hale getirme bedelinden az ise müdahalenin önlenmesi ile birlikte taşınmazın eski hale getirilmesine, şayet eski hale getirme masrafları zemin bedelinden fazla ise bu durumda el konulan zemin bedelinin davalı idareden tahsili ve el konulan bölümün davacı üzerindeki tapusunun iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi gerekir.
Bu itibarla; öncelikle dava konusu taşınmazın arsa mı, arazi mi olduğunun belirlenmesi gerektiğinden taşınmazın değerlendirme tarihi olan 21/05/2015 gününde 1/1000 ölçekli uygulama imar planı içinde olup olmadığı, değilse belediye veya mücavir alan sınırları dahilinde bulunup bulunmadığı, belediye hizmetlerinden yararlanıp yararlanmadığı ve etrafının meskun mahal olup olmadığı, en yakın yerleşim birimlerine, kamu kurum ve kuruluşlarına olan uzaklığının ne olduğu hususları Belediye Başkanlığından sorulup, alınacak yazı cevabına göre, taşınmazın vasfı belirlendikten sonra taşınmazın niteliğine göre oluşturulacak bilirkişi eşliğinde keşif yapılarak;
a-Taşınmazın arsa olduğunun belirlenmesi durumunda;
Kamulaştırma Kanunu"nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değer belirlenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre,
b-Arazi niteliğinde olduğunun tespiti durumunda ise; bilirkişi kurulu eşliğinde yapılacak keşif sonucu gelir metodu esas alınarak belirlenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre,
Hüküm kurulması gerekirken, bu yönteme uyulmadan, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Doğru görülmemiştir.
Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenle HMK"nun 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 17/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.