11. Hukuk Dairesi 2014/14906 E. , 2015/716 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL 4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada....Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03.07.2014 tarih ve 2013/258-2014/155 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ....tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı adına tescilli bulunan “...” unsurlu markanın 5 yıl boyunca kullanılmadığını ileri sürerek, 556 Sayılı KHK"nın 14 ve 42/1-c maddeleri uyarınca davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğünü ve sicilden terkinini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin dava konusu markayı 2004 yılından bu yana ticari faaliyetlerinde kullandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, ispat yükü kendisine düşen davalı tarafa markanın kullanımı ile ilgili tüm delillerini ibraz etmesi için süre verildiği, ancak davalının herhangi bir delil bildirmediği, markanın kullanıldığının 556 sayılı KHK"nın 14 ve 42/1-c maddeleri gereğince ispat edilemediği gerekçesiyle; davanın kabulüne, davalı adına tescilli “....” markasının hükümsüzlüğüne, .... sicilinden terkinine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili ve katılma yoluyla davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Mahkeme ilamı, hükmü temyiz eden davacı vekiline 21/07/2014 günü, davalı vekilinin temyiz dilekçesi ise 09/09/2014 tarihinde tebliğ edilmiş ve hüküm anılan davacı vekili tarafından HUMK"nın 433"ncü maddesinde öngörülen katılma yoluyla temyiz süresi geçirildikten sonra 22/09/2014 tarihinde temyiz edilmiştir. 01/03/1990 gün ve 3-4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı’nda süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında yerel mahkeme bir karar verilebileceği gibi, Yargıtayca da bir karar verilebileceği öngörüldüğünden HUMK’nın 432/4"nci maddesi uyarınca davacı vekilinin katılma yoluyla temyiz isteminin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve Anayasa Mahkemesi"nin 09/04/2014 günlü kararı ile 24/06/1995 günlü 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"nin hükümsüzlük
hallerini düzenleyen 42. maddesinin birinci fıkrasının c bendinin Anayasa"nın 91. maddesinin birinci fıkrası uyarınca Anayasa"ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş ise de söz konusu maddenin atıfta bulunduğu aynı Kararname"nin 14. maddesi hükmü uyarınca markanın iptali koşullarının mevcut olmasına ve mahkeme kararının davaya konu markanın iptali ile sicilden terkini şeklinde anlaşılacağının tabii bulunmasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, alınmadığı anlaşılan 136,00 TL temyiz başvuru harcı ile 27,70 TL temyiz ilam harcının davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 21.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.