
Esas No: 2016/5696
Karar No: 2016/7414
Karar Tarihi: 22.06.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/5696 Esas 2016/7414 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasında görülen davada .... Asliye Hukuk (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) ile ... Tüketici Mahkemesi arasında ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tüketicinin açtığı tüketici kredisinden kaynaklanan dosya masrafı ve ekspertiz ücretinin geri ödenmesi istemine ilişkindir.
.... Asliye Hukuk Mahkemesince (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla), 6502 sayılı Kanunun 73/5. maddesine göre, “Tüketici davaları tüketicinin ikametgahı mahkemesinde de açılabilir”, 6100 sayılı HMK’nın 6. maddesinin birinci fıkrasına göre ise, “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir” hükümlerini içerdiği davacının ikametgahının "..." olduğu, davalının ikametgahının "..." olduğu, işlemi yapan banka şubesinin "Mustafakemalpaşa" olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
... Tüketici Mahkemesi tarafından ise, davalı tarafça cevap dilekçesinin süresinde verilmediği gibi bir yetki ilk itirazının da ileri sürülmediği, üstelik dava dilekçesinde de davacının adresinin Orhangazi ilçesi olarak açıklandığı, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 73/5. maddesinde tüketici davalarının tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde açılabileceği kuralı yazım şeklinden de anlaşılabileceği gibi seçimlik yetki kuralı olup mahkemece re’sen değerlendirilebilecek bir kesin yetki kuralı olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurulmuştur.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73. maddesinin beşinci fıkrasında “Tüketici davaları, tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabilir” denilmekte ise de bu kural 6100 sayılı HMK’nın yetkiye ilişkin kurallarının yanında bir ek yetki kuralı olup mahkemenin re’sen araştıracağı bir kural değildir, ilgili davada da yetki kuralı kesin yetki değildir, cevap dilekçesinde yetki ilk itirazında bulunulması gerekmektedir.
Somut olayda, davacı, davalı bankanın ... şubesinden konut kredisi kullanmış, 26.05.2009 tarihli krediden dosya masrafı ve ekspertiz ücreti 24.09.2009 tarihli konut kredisi faiz indirim komisyonu adı altında, talep arttırma hakları saklı kalmak kaydıyla toplam 8.972,06.-TL haksız bedelin davacıdan alındığını, bu miktarın avans faizi ile iadesi istemiyle dava açmıştır. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 19/2. maddesinde “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz” şeklinde düzenlenmiştir. Bu durumda uyuşmazlığın .... Asliye Hukuk Mahkemesinde (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) çözümlenmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... Asliye Hukuk Mahkemesinin (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22.06.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.