17. Hukuk Dairesi 2016/13409 E. , 2017/11988 K.
"İçtihat Metni"
Davacılar ..., ..., ... ile davalılar ..., ..., ..., ... arasındaki tazminat davası hakkında ... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 14/03/2013 gün ve 2011/285-2013/73 esas-karar sayılı hükmün Dairenin 01/10/2015 gün ve 2015/10138-2015/10077
esas-karar sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davacılar vekili ve davalılar ... ile ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili; davalıların sürücüsü ve işleteni olduğu aracın neden olduğu tek taraflı trafik kazasında yaya olarak bulunan davacıların çocuğu ve kardeşi olan ..."in vefat ettiğini belirterek davacı anne ve baba için ayrı ayrı 25.000,00 TL ve davacı kardeş için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 70.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davacılar Uğur ve ... için 8.500,00 "er TL, ... için 5.000,00 TL manevi tazminatın, olay tarihi 20.11.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm Dairemizin 01/10/2015 gün ve 2015/10138-2015/10077 esas-karar sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmesi üzerine davacılar vekili ve davalılar ... ile ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Dosyanın yeniden incelemesi sonucunda,
2918 sayılı KTK"nın hükümlerine göre, trafik kaydı “işleteni” kesin olarak gösteren bir karine değilse de, onun kim olduğunu belirleyen güçlü bir kanıt niteliğindedir. Ancak, trafik kaydına rağmen işleten sıfatının üçüncü kişi üzerinde bulunmasını engelleyen bir yasa hükmü yoktur. Aynı Yasa"nın 3. maddesinde, “işleten: Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde
kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak, ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanun"un 85. maddesinde ise, “Bir motorlu aracın işletilmesi, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmüne yer verilmiştir.
Davacılar vekili ve davalılar ... ile ... vekili; şehir içi yolcu taşımacılığının otobüslere konulan kart otomasyonu ile ücretin yolculardan tahsil edildiğini, her otobüste kullanılan kentkart sisteminin ay sonunda tahsil edilebildiğini iddia etmişlerdir.
Her ne kadar Dairemizin 01/10/2015 gün ve 2015/10138-2015/10077 esas-karar sayılı bozma ilamında davalılardan ..."nin işleten olmadığı belirtilmiş ise de, karar düzeltme aşamasında kooperatifin ana sözleşmesi getirtilmiş, toplanan delillere göre kooperatif ana sözleşmesinde "Ortakların meslekleri ile ilgili her türlü araç, gereç ve malzemelerini imal ve tedarik eder" hükmü düzenlendiği anlaşılmıştır. Buna göre; davalı ... Nolu Şehiriçi Minibüsçüleri Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifinin işleten sıfatının bulunduğundan sorumlu tutulması doğru görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekili ve davalılar ... ile ... vekilinin karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Dairemizin 01/10/2015 gün ve 2015/10138-2015/10077 esas-karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak yerel mahkeme hükmünün ONANMASINA, peşin alınan tashihi karar harcın davacılar ve davalılar ... ve ..."a verilmesine 20.12.2017 tarihinde oybirliği ile karar verilmiştir.