Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/5287 Esas 2016/7399 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi


Kayyım atanmasına ilişkin davada İzmir 11. Sulh Hukuk ve Aydın 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Dava, kayyım atanmasına ilişkindir.
İzmir 11. Sulh Hukuk Mahkemesince, UYAP sisteminden alınan nüfus kayıtlarına göre küçüklerin MERNİS adresinin ""..."" olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Aydın 2. Sulh Hukuk Mahkemesi ise kolluk araştırmasına göre küçüklerin ""..." adresinde, anneleri ile birlikte yaşadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiştir.
Türk Medenî Kanununun 426. maddesinde "Vesayet makamı, aşağıda yazılı olan veya kanunda gösterilen diğer hallerde ilgilisinin isteği üzerine veya re"sen temsil kayyımı atar... Bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa..." hükmü; 431. maddesinde ise "Vasinin atanması usûlüne ilişkin kurallar, kayyım ve yasal danışmanın atanmasında da uygulanır." hükmü getirilmiştir. Diğer yandan, aynı Kanunun 411. maddesine göre de, "Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir."
... ve ... İlçe Emniyet Müdürlüğünün yazılarında, kendisine kayyım atanması istenen küçüklerden ..."ın 1,5 senedir, ..."ın ise 3 senedir anneleri ile birlikte "..." adresinde ikâmet ettiklerinin, nüfus kayıtların da yerleşim yeri olarak gösterilen "..." adresinde hiçbir zaman oturmadıklarının bildirildiği görülmüştür. Buna göre uyuşmazlığın İzmir 11. Sulh Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İzmir 11. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22/06/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.