11. Hukuk Dairesi 2014/2305 E. , 2015/686 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada....... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 07.11.2013 tarih ve 2013/200-2013/275 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 20.01.2015 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında akdedilen 02.05.1997 tarihli ihracata yönelik imalat ve satış sözleşmesi uyarınca davalının 31.12.1999 tarihi itibariyle 52.066,05 TL borcunun bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak istenen 20.000,00 TL yargılama sırasında yapılan ıslah ile artırılarak toplam 52.066,05 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren ticari temerrüt faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu olan olaylar ve ticari ilişkilerin 1992-1997 dönemine ilişkin olduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın öncelikle zamanaşımı yönünden reddini istemiştir.
Mahkemece, zamanaşımı nedeniyle davanın reddine ilişkin verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce "davacı tarafça 22.11.2000 tarihli yazı ile davalının davaya konu borcun varlığını kabul ettiğinin beyan edilerek zamanaşımı süresinin kesildiği ve dolayısı ile davalının borcunu bir senetle ikrar etmiş olması nedeniyle de zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğunu ileri sürdüğü, bu durumda, mahkemece davacının bu yöndeki iddialarının incelenerek öncelikle davacının dayandığı 22.11.2000 tarihli yazının Borçlar Kanunu"nun 135/2. maddesinde düzenlenen senetle yapılmış bir borç ikrarı niteliğinde olup olmadığının belirlenerek, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği" gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak 22.11.2000 tarihli belgenin adi yazılı bir belge olduğu, BK"nın"nın 135/2. maddesi anlamında bir senet niteliği taşımadığı, belgenin davalı tarafından herhangi bir borç ikrarını içermediği, zamanaşımı süresinin BK"nın 126/4. maddesi kapsamında beş yıl olduğu gerekçesiyle, davanın zamanaşımını nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 3,40 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 20.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.