Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/14551 Esas 2020/401 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/14551
Karar No: 2020/401
Karar Tarihi: 20.01.2020

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/14551 Esas 2020/401 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, 3.48 promil alkollü olarak araç kullanırken kendisini amcasının oğlu olarak tanıtıp gerçekte var olan bir kişinin kimlik bilgilerini kullanarak soruşturma veya kovuşturma yapılmasını engellemek amacı ile iftira suçu işlemiştir. Mahkeme, sanığın suçu işlediğine hüküm vermiştir ancak suç vasfında yanılgı sonucu yazılı şekilde karar verilmesi nedeniyle hüküm bozulmuştur. Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği için uygulamanın yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri şöyledir:
- TCK'nin 179/3. maddesi (resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçu)
- TCK'nin 268/1. maddesi (iftira suçu)
- TCK'nin 53. maddesi (kanunilik ilkesi) (Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir)
- 5237 sayılı TCK'nin 267/1. maddesi (iftira suçunun unsurları)
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi (temyiz incelemesi)
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi (hüküm bozma)
11. Ceza Dairesi         2017/14551 E.  ,  2020/401 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine: ancak;
    1- Olay günü yapılan ... kontrolünde, TCK"nin 179/3. maddesinde düzenlenen ... güvenliğini tehlikeye sokma suçunu oluşturacak şekilde 3.48 promil ... olarak araç kullandığı tespit edilen sanığın kendisini amcasının oğlu olan ... olarak tanıttığının anlaşılması karşısında, sanığın işlediği bir suç nedeni ile kendisi hakkında soruşturma veya kovuşturma yapılmasını engellemek amacı ile gerçekte var olan bir kişinin kimlik veya kimlik bilgilerini kullanması eyleminin 5237 sayılı TCK"nin 268/1. maddesi aracılığıyla anılan Yasanın 267/1. maddesi kapsamında iftira suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında yanılgı sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
    2- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca kazanılmış haklar saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA, 20.01.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.