Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2021/264 Esas 2021/635 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/264
Karar No: 2021/635
Karar Tarihi: 02.02.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2021/264 Esas 2021/635 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2021/264 E.  ,  2021/635 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    ...

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Kullanım kadastrosu sırasında, ...,... Mahallesi çalışma alanında bulunan 584 ada 16 parsel sayılı 528,49 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine; 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı, taşınmazın 1985 yılından beri ...’un kullanımında olduğu ve üzerine 1990 yılında 2 katlı betonarme bina yaptırdığı şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., dava konusu taşınmazın, üzerindeki bina ile birlikte kendisine ait olduğunu ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine lehine bu hususta şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, dava konusu 584 ada 16 parsel sayılı taşınmazın, 1985 yılından beri eşit hisselerle davacı ve davalının zilyetliğinde olduğu, 1990 yılında inşa edilen iki katlı yapının birinci katının davalı ..."un, bodrum ve ikinci katının ise davacı ..."un zilyetliğinde olduğunun tespiti ile bu hususun taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, dava konusu taşınmazın kullanım hakkının, davacı ... ile davacının kardeşi olan dava dışı ... (davalı ..."nün eski eşi) tarafından birlikte satın alınıp, daha sonra üzerine bina yapıldığı, taşınmaz üzerindeki binanın bodrum ve 2. katının davacı tarafından zilyet edildiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, verilen karar usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Davacı ..., dava konusu taşınmazın, üzerindeki bina ile birlikte kendisine ait olduğunu ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının beyanlar hanesine lehine bu hususta şerh verilmesi istemiyle dava açmıştır. Dosya arasında bulunan, taşınmaza ait tapu kaydı incelendiğinde; taşınmazın 10.01.2017 tarihinde, 6292 sayılı Yasa uyarınca satılarak 26449/52849 payının davalı ... adına, kalan 26400/52849 payının ise dava dışı ... adına tescil edildiği, bilahare 06.09.2018 tarihinde ... payının, davacı ... adına satılarak tescil edildiği, bu haliyle taraflar arasındaki ihtilafın artık, dava konusu taşınmazın davalı ... adına kayıtlı 26449/52849 payına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Taşınmazın ihtilaflı payı, 6292 sayılı Yasa uyarınca satılarak kullanım şerhi sahibi adına tescil edilmiş olmakla, özel mülkiyete konu olmuştur. Kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın beyanlar hanesindeki şerhe yönelik davanın dinlenebilmesi için davanın, 6292 sayılı Yasa uyarınca taşınmazın satış işleminden önceki bir tarihte, Hazine ile şerh sahiplerine yöneltilerek açılması gerekir. Çekişmeli taşınmaz, Hazinenin mülkiyetinden çıkıp 3. şahıs adına tapuya tescil edildikten sonra artık, 6292 sayılı Yasa"nın uygulanma olanağı kalmamış, davanın görülebilirlik koşulu ortadan kalkmıştır.
    Hal böyle olunca; Mahkemece, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    02.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.