17. Hukuk Dairesi 2016/12249 E. , 2017/11974 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu aracın kazasında müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp 20.000,00 TL bakıcı gideri ile 80.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar kusura ve tazminat miktarına itiraz ederek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece toplanan delillere göre davanın kısmen kabulü ile taleple bağlı kalınarak 20.000,00 TL maddi, 16.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ..."in yerinde görülmeyen, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı bakıcı gideri talebi ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, meydana gelen kazada müvekkilinin %100 oranında malul kaldığını ve bakıcıya muhtaç olduğunu ileri sürerek bakıcı gideri talebinde bulunmuştur.
Mahkemece alınan Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 28/05/2012 tarihli raporda, davacının geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen arızası sebebiyle %100 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağının bildirildiği görülmüştür.
Bakıcı gideri tazminatı yönünden aldırılan 25/12/2012 tarihli bilirkişi raporunda, davacının olay nedeniyle vücut genel çalışma gücünü %100 oranında kaybetmesi ve sürekli iş göremezlik halinde kalması sebebiyle davacının gün boyu üçüncü yardımcı kişiye muhtaç olduğu kabul edilerek 3. kişi tazminatı için asgari ücretin tamamı üzerinden hesaplama yapıldığı, davacının üçüncü kişinin sürekli bakım zararından dolayı 286.825,95 TL alacağı olduğu bildirilmiştir. Anılan rapora karşı davalı ... itirazında; davacının ... Devlet Hastanesi"nde çalıştığını, davacının bakıma muhtaç olmadığını iddia etmiştir. Mahkemece, davalının bu itirazı doğrultusunda bir araştırma da yapılarak, davacıdaki maluliyetin niteliği, davacının bakıcıya ihtiyacı olup olmayacağı, bakıcıya ihtiyaç olması halinde bakıcı ihtiyacının süresi ve bakıcı gideri konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş olup bozmayı gerektirmiştir.
Davacı vekilinin temyiz itirazı yönünden yapılan incelemede;
3-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar, maluliyetin niteliği ve derecesi, davacının yaşı dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ..."in sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ..."in, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı ..."e geri verilmesine, 21/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.