Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2639
Karar No: 2018/2369
Karar Tarihi: 09.04.2018

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/2639 Esas 2018/2369 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2018/2639 E.  ,  2018/2369 K.

    "İçtihat Metni"

    Dolandırıcılık suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 157/1, 62 ve 52/2-4. maddeleri gereğince 1 yıl 3 ay hapis ve 16.660,00 TL adli para cezaları ile cezalandırılmasına, hükmolunan hapis cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 51/1. maddesi gereği ertelenmesine dair Kütahya 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 03.11.2015 tarihli ve 2015/129 esas, 2015/459 sayılı kararının, Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 22.06.2017 tarihli ve 2017/17735 esas, 2017/16462 karar sayılı ilamı ile sanığın üzerine atılı bulunan suçun 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. ve 254. maddesinde yapılan değişiklik gereğince uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle, uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulmasını müteakip, sanık hakkında yapılan yargılama neticesinde taraflar arasında uzlaştırma sağlanması nedeniyle sanık hakkındaki kamu davasının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/8. maddesi gereğince düşürülmesine dair Kütahya 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 12.12.2017 tarih ve 2017/512-513 sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 06.03.2018 gün ve 94660652-105-43-2712-2018 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 09.03.2018 gün ve 2018/19743 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
    Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
    Dosya kapsamına göre, sanık hakkında yapılan yargılama sırasında 02.12.2016 tarihinde Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde, yargılamaya konu suçun uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle kovuşturma dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderildiği, uzlaştırmacının dosyaya 14.11.2017 tarihli raporunu ibraz ettiği anlaşılmakla, vaki raporda sanığın edimi takside bağlandığı halde, mahkemece uzlaştırma işleminin gerçekleştiğinden bahisle davanın 5271 sayılı Kanun’un 223/8. maddesi gereğince düşürülmesine karar verilmiş ise de, sanığın ediminin takside bağlanması sebebiyle, anılan Kanun’un “Mahkeme tarafından uzlaştırma” başlıklı 254/2. maddesindeki “Uzlaşma gerçekleştiği takdirde, mahkeme, uzlaşma sonucunda sanığın edimini def’aten yerine getirmesi halinde, davanın düşmesine karar verir. Edimin yerine getirilmesinin ileri tarihe bırakılması, takside bağlanması veya süreklilik arzetmesi halinde; sanık hakkında, 231 inci maddedeki şartlar aranmaksızın, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilir. Geri bırakma süresince zamanaşımı işlemez. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra, uzlaşmanın gereklerinin yerine getirilmemesi halinde, mahkeme tarafından, 231 inci maddenin onbirinci fıkrasındaki şartlar aranmaksızın, hüküm açıklanır.” şeklindeki hükmü uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi yerine, yazılı şekilde kamu davasının düşürülmesine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
    Şikayetçinin kovuşturma aşamasında katılan sıfatını alması ve CMK"nın 260. maddesinde hâkim ve mahkeme kararlarına karşı katılan sıfatını almış olanlar için kanun yollarının açık olduğunun belirtilmesi ile ikincil ve olağanüstü nitelikte olan kanun yararına bozma yasa yoluna ancak, hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde başvurulabilmesi karşısında; dosyada mevcut 04.09.2013 tarihli vekâletname ile vekil edilen Av. ...’in katılanın vekili olduğu anlaşılmakla, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 11. maddesi gereğince vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerektiği gözetilmeden, gıyabi kararın vekil yerine asil ...’a tebliğ edilmesi nedeniyle, yapılan tebligatın usulsüz olduğu, kaldı ki, bilinen en son adrese tebligat yapılması gerektiği de dikkate alındığında, katılanın uzlaştırma raporunda verdiği son adresin daha önce bildirdiği adresten farklı adres olması yanı sıra önceki adrese yapılan tebligatın da taşındığı gerekçesiyle iade edilmesi üzerine uzlaştırma raporunda yer alan ve aynı zamanda MERNİS’te kayıtlı olan adresine tebligat çıkartılmadığından, usulsüz yapılan tebliğ nedeniyle hükmün henüz kesinleşmediği anlaşılmakla; kesinleşmemiş kararlara karşı kanun yararına bozma isteminde bulunulamayacağından, 12.12.2017 tarihli hükmün, katılan vekiline usulüne uygun şekilde tebliğ edilip, temyiz yoluna başvurulması halinde dosyanın Yargıtay’a gönderilmesi, aksi takdirde kesinleştirme işleminin yapılmasından sonra yeniden kanun yararına bozma isteminde bulunulması mümkün olduğundan, Kütahya 2. Asliye Ceza Mahkemesinin henüz kesinleşmeyen 12.12.2017 tarih ve 2017/512-513 sayılı kararına yönelik yapılan kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 09.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi