MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : Beraat

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar... ile..."in katılan ...O"dan.... 3. Noterliği tarafından düzenlenen 17/05/2007 tarihli .... yevmiye numaralı finansal kiralama sözleşmesi ile temsilcisi oldukları .... İnş.Taah.Tur.Gıd.İth.İhr.San ve Tic Ltd Şti adına bir adet .... Marka SC 1000 model hareketli cephe sistemi kiraladıkları, sözleşme gereğince ödemeleri gereken kira bedellerini ödememeleri üzerine kendilerine ihtarname çekilip kiralanan malı teslim etmelerinin istenmesine rağmen, sanıklarca teslim edilmediğinin iddia edildiği olayda;
1-Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın katılandan hareketli cephe sitemini kiralayan .... İnş.Taah.Tur.Gıd.İth.İhr.San ve Tic Ltd Şti"deki hisselerini 07/08/2007 tarihinde diğer sanık ..."a noterden devrettiği ve bu tarihten sonra şirket ile bir ilgisinin kalmadığı, sanığın şirket ortağı iken katılanın kira alacağının ödendiğinin anlaşılması karşısında, mahkemece atılı suçtan beraatine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin sanığın atılı suçtan mahkum olması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa noterden çekilen ihtarname ile sözleşmenin fesh edildiği ve birikmiş borçlarını ödeyip malı teslim etmesi bildirilmesine rağmen, sanığın suça konu makineyi iade etmediğinin sabit olması karşısında, sanığın TCK"nın 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanma suçunu işlediği gözetilmeden mahkûmiyeti yerine dosya içeriği ile örtüşmeyen, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 05/04/2018 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

Karşı Oy

Sanık ..."un hakkındaki şikayet başvurusu üzerine 17/04/2012 tarihinde kollukta verdiği ilk ifadesinde, kiralama yoluyla aldıkları hareketli iskeleye ait borcun ödenmesinde sıkıntı yaşayınca kiralayan şirket yetkilileri .... ve....."le görüştükleri, ilave süre tanıdıkları, yine de ödemeler aksayınca iskelenin devri için girişimde bulundukları, bunlardan şirket yetkilileri ve firma vekilinin haberdar olduğunu, iskeleyi devredebilmek için firmanın exper gönderdiğini, iskeleyi experin incelediğini, iskelenin bulunduğu yerin şirket tarafından bilindiğini beyan etmesi, tanık....."ın sanıklardaki iskeleyi devralmak için firma nezdinde girişimde bulunduğuna dair anlatımı, bununla ilgili olarak dosyaya ibraz edilen görüşme ve tekliflere ilişkin e-posta içerikleri, kovuşturma aşamasında iskelenin şikayetçi şirket tarafından bulunduğu yerden teslim alınması, teslim alınan eşyanın niteliğini ve yeniden kullanımını engelleyecek olumsuz bir değişiklik yahut tasarrufun ileri sürülmemesi ile bütün dosya kapsamına nazaran; sanığın güveni kötüye kullanma olarak kabul edilebilecek suça konu eşyayı inkar yahut devir amacı dışında bir tasarrufunun bulunmadığı, kar ve zarar unsurlarını beraber içeren ticaretle iştigal eden sanığın muhtemelen olumsuz piyasa şartları sonucu kiralama usulüyle devraldığı iskele borcunun ödemekte acze düştüğü, eşyayı şikayetçi firma yetkililerinin bilgisi ile bir üçüncü kişiye devretmeye çalıştığı, bunun dışında suç oluşturabilecek bir eyleminin tesbit edilemediği gibi malın bulunduğu yerin katılan tarafından da aslında bilindiği, hatta yerel mahkemece katılan taraf hakkında 17.06.2013 tarihli olarak suç duyurusunda bulunulduğu, yerel mahkemenin beraat kararının oluşa ve gerçekliğe uygun olduğu kanaatiyle sayın çoğunluğun sanık ... hakkındaki bozma kararına katılmamaktayım.