13. Hukuk Dairesi 2016/9078 E. , 2019/7053 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, ... Eczanesinin sahibi olduğunu, davalı ile arasında Türk Eczacılar Birliği ile yapılan protokol hükümleri gereği sözleşme yapıldığını, SGK Başkanlığı"nın 28.11.2014 günlü kararıyla kuruma fatura ettiği bir adet reçete ile ilgili olarak 2012 yılı protokolünün 5.3.2. maddesi gereğince reçete arkası imzanın hasta veya hasta yakınına ait olmaması iddiası ile 1. kez uyarılmasına, 5.3.5. maddesi gereğince hasta veya yakınına teslim edilmeyen ilaçlara ait reçetelerin kuruma fatura edildiği iddiası ile 1. kez uyarılmasına, 6.17. maddesi uyarınca hesaplanan 3.040,20-TL cezai şartın ve 608,04-TL reçete bedelinin tahsiline karar verildiğini, uyarı cezası, cezai şart uygulaması ve reçete bedelinin tahsili kararının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, davalı kurumun 28.11.2014 tarihli kararının hukuka ve protokole aykırı olduğunun tespiti ile hükümsüzlüğüne ve muarazanın men"ine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davalı idarenin işleminin yerinde olmadığının tespiti ile 3.040,20 TL cezai işlem ile 608,04-TL reçete bedelinin ödenmemesi ve uyarı işleminin iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
2012 yılı protokolünün 5.3.2. maddesinde, "Eczacının Kuruma fatura ettiği reçetelerde bulunması gereken ve reçete muhteviyatı ilaçların reçete sahibine ya da yakınına teslim edildiğine ilişkin imzanın, reçete sahibine veya ilaçların teslim edildiği yakınına ait olmadığının tespit edilmesi halinde, reçete bedelinin 5 (beş) katı tutarında cezai şart uygulanarak eczacı yazılı olarak uyarılır, tekrarı halinde reçete bedelinin 5 (beş) katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve 1 (bir) ay süre ile sözleşme yapılmaz. Ancak hastanın ilacı aldığını beyan etmesi durumunda bu madde hükmü uygulanmaz.", yine aynı protokolün 5.3.5. maddesinde, "Hasta veya hasta yakınına teslim edilmeyen ilaçlara ait reçetelerin Kuruma fatura edildiğinin tespiti halinde ilaç bedelinin 5 (beş) katı tutarında cezai şart uygulanarak eczacı uyarılır. Tekrarı halinde reçete bedelinin 10 (on) katı tutarında cezai şart uygulanarak sözleşme feshedilir ve 6 (altı) ay süre ile sözleşme yapılmaz. Ancak, Kurum tarafından yapılacak soruşturma neticesinde hastaya teslim edilmek üzere hastanın ilaç alım tarihinden itibaren 60 (altmış) günü geçmeyecek sürede ilaçların eczanede bekletildiğinin saptanması halinde bu madde hükmü uygulanmaz." düzenlemeleri yer almaktadır. Dosya kapsamından davaya konu cezai işlemin, davalı kuruma yapılan şikayet üzerine davalı kurum görevlilerince gerçekleştirildiği, cezanın ise sigortalı ..."nın beyanları üzerine tesis edildiği anlaşılmaktadır. Davalı tarafından yapılan soruşturma kapsamında 2012 protokolünün 5.3.2. ve 5.3.5. maddeleri yönünden ifadesi alınan hasta ..., ... Üniversitesi Hastanesine hiç gitmediğini, 20.05.2011 tarihli reçeteyi kendisinin yazdırmadığını, reçetede yazılı ilaçları almadığını, reçete arkasındaki telefon numarası ve imzanın kendisine ait olmadığını beyan etmiştir. Hükme esas alınan raporda ise, davacı aleyhine somut bir delil olmadan kurumun kendi hazırladığı rapora dayanarak cezai şart uygulamasının doğru olmadığı tespitinde bulunulmuştur. Mahkemece de bu bağlamda rapor yeterli görülerek hüküm kurulmuş ise de, dava konusu işleme dayanak teşkil eden reçetede adı geçen ..."nın ifadeleri ile rapordaki kanaatin birbiriyle çeliştiği sabittir. Uyuşmazlık maddi vakıaya ilişkin olmakla tanık dinlenmesi mümkündür. O halde mahkemece, cezaya konu 2012 protokolünün 5.3.2. ve 5.3.5. maddeleri yönünden soruşturma kapsamında ifadesi alınan ... dinlenerek reçetede yazılı ilaçları alıp almadığı, ilaçları kullanıp kullanmadığı hususları sorularak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bent gereğince davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi