Karşılıksız yararlanma - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/2559 Esas 2016/10911 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2559
Karar No: 2016/10911
Karar Tarihi: 24.10.2016

Karşılıksız yararlanma - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/2559 Esas 2016/10911 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, karşılıksız yararlanma suçundan yargılanan sanık hakkında verilen beraat kararının temyiz edildiğini ve bu kararı incelediğini belirtir. CMK'nın 242/1 ve 260/1 maddelerine göre, katılan sıfatını almış olanlar veya suçtan zarar görmüş olanlar dışında, katılma isteği karara bağlanmayanların temyiz yoluna başvurabileceği düzenlenmiştir. Ancak, CMK'nın 233/1 maddesine göre, şikayetçi olan kişinin CMK'nın 234/1-b maddesine göre kovuşturma evresinde kamu davasına katılma hakkının bulunduğu bildirilir. Kovuşturma evresi, iddianamenin kabulüyle başlayıp, hükmün kesinleşmesine kadar geçen evredir. CMK'nın 237/1 maddesine göre, kamu davasına katılma her aşamada ancak hüküm verilinceye kadar mümkündür. İlk derece mahkemesinde ileri sürülen ancak reddedilen veya karara bağlanmayan katılma istekleri, kanun yolu başvurusunda incelenir ve karara bağlanır. Bu doğrultuda, müşteki kurumun duruşmaya katılmadığı ve davaya katılmak için başvurmadığı belirtilir. Bu nedenle, müşteki kurumun temyiz talebi reddedilir ve karara oybirliğiyle karar verilir. Kanun maddeleri, CMK'nın 242/1, 260/1, 233/1, 234/1-b ve 237/1 maddeleridir.

17. Ceza Dairesi 2016/2559 E. , 2016/10911 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Karşılıksız yararlanma
HÜKÜM : Beraat

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
5271 sayılı CMK"nın 242/1 ve 260/1. maddelerinde, katılan sıfatını almış olanlar ile katılma isteği karara bağlanmamış, reddedilmiş veya katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunanların temyiz yoluna başvurabileceği düzenlenmiş ise de; aynı Kanun’un 233/1. maddesine göre duruşmaya çağrı kağıdı ile çağrılan şikayetçinin CMK"nın 234/1-b maddesine göre kovuşturma evresinde kamu davasına katılma hakkının bulunduğu, kovuşturma evresinin iddianamenin kabulüyle başlayıp, hükmün kesinleşmesine kadar geçen evreyi ifade etmiş olmasına rağmen, CMK"nın 237/1. maddesine göre kovuşturma evresinin her aşamasında ancak hüküm verilinceye kadar kamu davasına katılmanın mümkün olduğu, kanun yolu muhakemesinde davaya katılma isteğinde bulunulamayacağı, ancak, ilk derece mahkemesinde ileri sürülüp reddolunan veya karara bağlanmayan katılma isteklerinin, kanun yolu başvurusunda inceleneceği ve karara bağlanacağı, açıklanan yasal düzenlemeler göz önüne alınarak somut olay incelendiğinde, 13.05.2014 tarihinde yapılacak duruşmaya çağrı kağıdının 17.03.2014 tarihinde müşteki kurum vekiline tebliğ edilmesine rağmen müşteki kurumun duruşmaya katılmadığı, belirtilen tarihte yapılan duruşmada sanık hakkında karar verildikten sonra 26.03.2015 tarihinde temyiz dilekçesi verdiğinin anlaşılması karşısında; kamu davası açıldıktan sonra 5271 sayılı CMK"nın 237/1 ve 238/1. maddelerine göre yöntemince mahkemeye başvurarak davaya katılmamış ve katılan sıfatı ile temyiz yetkisini kazanmamış müşteki kurum vekilinin temyiz isteğinin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 24.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.