Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/9685 Esas 2016/5148 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9685
Karar No: 2016/5148
Karar Tarihi: 28.03.2016

Taksirle yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/9685 Esas 2016/5148 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2015/9685 E.  ,  2016/5148 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle yaralama
    Hüküm : TCK"nın 89/1, 2-b,62, 52/2-4, 50/6, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Mahkumiyet hükmünün 1. bendinde sanığın isminin “...” olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışı olarak kabul edilmiş olup, yolun sağındaki kaldırımda park halinde bulunan aracını hareket ettirdiği sırada, trafik kurallarını dikkate almayarak, U dönüşünün yasak olduğuna ilişkin işaret levhasına rağmen U dönüşü yaparak kazaya neden olan sanık hakkında bilinçli taksir koşullarının oluştuğu gözetilmeksizin tayin olunan cezasının 5237 sayılı TCK"nın 22/3. maddesi uyarınca arttırılmaması ve sanık hakkında tayin edilen 270 gün karşılığı adli para cezasından TCK"nın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapıldığı sırada gün adli para cezasının 225 yerine 222 gün olarak hesaplanması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK"nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırımın” ibaresinin 01/03/2008 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan 26/02/2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK"nın 50/6. maddesinde hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlediği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin infazı kısıtlar biçimde karar tesis edilmesi,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 6. bendindeki “TCK 50/6 ve ” ibaresinin çıkartılması suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.